Bu nedenle, bizim de içinde olduğumuz “İittifak” bloğu galip gelmiş olsaydı bile kaderimiz değişmeyecekti. Çünkü bu kez, bağımsızlığımızı kazanmak için, Alman emperyalizmine karşı savaşmak zorunda kalacaktık. 4 Eylül 1919'da, ülkemizin emperyalistlerin işgali altında olduğu, en karanlık günlerde toplanan Sivas Kongresi'nin parolası; “Ya istiklal, Ya ölüm! ” idi. Birinci Dünya Savaşı'nın galibi “İtilaf” devletlerinin ve onlardan her türlü desteği sağlayan Yunanistan'ın Aziz Milletimizi tarihten silmeyi amaçlayan işgallerine karşı; Cephede kılıç, süngü ve iman gücüyle, cephe gerisinde de kadınlarımızın lojistik desteğiyle kazandığımız Askeri, Siyasi ve İktisadi Zaferleri anlatan bu kitap yakın tarihimizden gerekli dersleri almak için Cumhuriyetimizin “fikren, ilmen, bedenen güçlü yüksek seciyeli muhafsızlarına” armağan edilmiştir.
Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü seviyor, sayıyor ve O'nu her zaman rahmetle, minnetle anıyoruz.
Bu nedenle, bizim de içinde olduğumuz “İittifak” bloğu galip gelmiş olsaydı bile kaderimiz değişmeyecekti. Çünkü bu kez, bağımsızlığımızı kazanmak için, Alman emperyalizmine karşı savaşmak zorunda kalacaktık. 4 Eylül 1919'da, ülkemizin emperyalistlerin işgali altında olduğu, en karanlık günlerde toplanan Sivas Kongresi'nin parolası; “Ya istiklal, Ya ölüm! ” idi. Birinci Dünya Savaşı'nın galibi “İtilaf” devletlerinin ve onlardan her türlü desteği sağlayan Yunanistan'ın Aziz Milletimizi tarihten silmeyi amaçlayan işgallerine karşı; Cephede kılıç, süngü ve iman gücüyle, cephe gerisinde de kadınlarımızın lojistik desteğiyle kazandığımız Askeri, Siyasi ve İktisadi Zaferleri anlatan bu kitap yakın tarihimizden gerekli dersleri almak için Cumhuriyetimizin “fikren, ilmen, bedenen güçlü yüksek seciyeli muhafsızlarına” armağan edilmiştir.
Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü seviyor, sayıyor ve O'nu her zaman rahmetle, minnetle anıyoruz.