Yazar, hayli geniş bir tarihsel belge birikimini kullanarak; dinin politik alanı istila etmesinin, Aydınlanma ile silinmiş dinî kimliklerin yeniden canlanması olmadığını gösteriyor. Hannah Arendt'in analizlerini devam ettirerek, ekonomik ve mali küreselleşmenin etkileriyle sarsılan yaşlı demokrasilerin meşruiyet krizini tanımlıyor. Bu kriz, aynı zamanda, üç tektanrılı dini, Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslâm'ı etkilemekte; dinî aşırılıkları üretmektedir. Ve nihayet, Georges Corm'a göre, modern şiddetin arkeolojisi, Fransız Devrimi'nde ve onun "terör"ünde değil; Engizisyon'da ve Avrupa'daki din savaşlarının uzun yüzyılında aranmalıdır. Dolayısıyla yanıbaşımızda cereyan eden şey, "dinin geri dönüşü"nden ziyade; son derece din dışı politik ve ekonomik çıkarların hizmetinde bir "dine başvuru"dur. Bu durumda, dinî köktenciliklerin ve Batılı yeni muhafazakâr elitlerin bizi sürüklediği bu tehlikeli girdaba karşı durmak sadece, Aydınlanma mirasının yeniden saygınlığına kavuşturulması ve cumhuriyetçi ilkelerin uluslararası ölçekte uygulamaya konulması ile mümkündür.
Yazar, hayli geniş bir tarihsel belge birikimini kullanarak; dinin politik alanı istila etmesinin, Aydınlanma ile silinmiş dinî kimliklerin yeniden canlanması olmadığını gösteriyor. Hannah Arendt'in analizlerini devam ettirerek, ekonomik ve mali küreselleşmenin etkileriyle sarsılan yaşlı demokrasilerin meşruiyet krizini tanımlıyor. Bu kriz, aynı zamanda, üç tektanrılı dini, Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslâm'ı etkilemekte; dinî aşırılıkları üretmektedir. Ve nihayet, Georges Corm'a göre, modern şiddetin arkeolojisi, Fransız Devrimi'nde ve onun "terör"ünde değil; Engizisyon'da ve Avrupa'daki din savaşlarının uzun yüzyılında aranmalıdır. Dolayısıyla yanıbaşımızda cereyan eden şey, "dinin geri dönüşü"nden ziyade; son derece din dışı politik ve ekonomik çıkarların hizmetinde bir "dine başvuru"dur. Bu durumda, dinî köktenciliklerin ve Batılı yeni muhafazakâr elitlerin bizi sürüklediği bu tehlikeli girdaba karşı durmak sadece, Aydınlanma mirasının yeniden saygınlığına kavuşturulması ve cumhuriyetçi ilkelerin uluslararası ölçekte uygulamaya konulması ile mümkündür.