Heniz hayatının bahari sayılabilecek bir yaşta, on sekiz yaşındaydı. Ancak tedavisi mümkün olmayan ölümcül bir kansere yakalanmıştı. Kahir içinde eve kapatmıştı kendini.... Sokağa çıkmıyordu. Annesi, birde kendisi. O kadardı bütün hayatı....
Bir gün fena halde sıkıldı, dayanamadı, attı kendini sokağa. Bir yığın vitrin önünden geçti, tam bir CD satan dükkanı da geride bırakmıştı ki, bir an durdu, geri döndü, kapıdan içeri, gözüne hayal meyal takılan genç kıza bir daha baktı. Kendi yaşlarında harika bir genç kızdı tezgahtar.
Hani, ilk bakışta aşk derler ya, öyle takılıp kalmıştı işte. İçeri girdi. Kız gülümseyerek koştu; “Size nasıl yardım edebilirim?” diye. Nasıl bir gülümsemeydi o. (Arka Kapaktan)
Heniz hayatının bahari sayılabilecek bir yaşta, on sekiz yaşındaydı. Ancak tedavisi mümkün olmayan ölümcül bir kansere yakalanmıştı. Kahir içinde eve kapatmıştı kendini.... Sokağa çıkmıyordu. Annesi, birde kendisi. O kadardı bütün hayatı....
Bir gün fena halde sıkıldı, dayanamadı, attı kendini sokağa. Bir yığın vitrin önünden geçti, tam bir CD satan dükkanı da geride bırakmıştı ki, bir an durdu, geri döndü, kapıdan içeri, gözüne hayal meyal takılan genç kıza bir daha baktı. Kendi yaşlarında harika bir genç kızdı tezgahtar.
Hani, ilk bakışta aşk derler ya, öyle takılıp kalmıştı işte. İçeri girdi. Kız gülümseyerek koştu; “Size nasıl yardım edebilirim?” diye. Nasıl bir gülümsemeydi o. (Arka Kapaktan)