En kutsal yol kişinin kendi arayışı için çıktığı yoldur... İnsanoğlu kendi ürettiği değerlerle diğerini dışlar, sürekli her şeye sahip olmak ister. Benim olsun, olamıyorsa hiç değilse o da benim gibi olsun ister. Dünyayı versen daha fazlası der. Oysaki hiçbir şeye ihtiyacı olmayan insan, yenilmezdir. Hep ideali konuşur ama ne yazık ki her daim vasatı yaşar. Makro kozmosu kendinde kucaklayan bir mikro kozmostur Gerçek İnsan. Bir özgün ve özel Anka olabilmek, netice ile ilgili değil ama bizzat bir görevin parçası olmakla ilgilidir. Yaşam yaşayabilene sürekli inisiyasyondur, farkındalık sürecidir ve sürekli kendinden yeniden doğumdur. Durmaksızın inilen ve çıkılan sarmal merdivenler kendini keşfetmeye vesiledir. Hayatta iyiler ben daha iyiyim diye birbirini yerken vasat hep kazanır. Dendiği gibi: Yanmayı göze alamayan da Hz. İbrahim olamaz...
Sözün özü şudur: -Ben bu dünyaya herkesin istediği gibi biri olmak için gelmedim! Gerisi lâfügüzaftır...
En kutsal yol kişinin kendi arayışı için çıktığı yoldur... İnsanoğlu kendi ürettiği değerlerle diğerini dışlar, sürekli her şeye sahip olmak ister. Benim olsun, olamıyorsa hiç değilse o da benim gibi olsun ister. Dünyayı versen daha fazlası der. Oysaki hiçbir şeye ihtiyacı olmayan insan, yenilmezdir. Hep ideali konuşur ama ne yazık ki her daim vasatı yaşar. Makro kozmosu kendinde kucaklayan bir mikro kozmostur Gerçek İnsan. Bir özgün ve özel Anka olabilmek, netice ile ilgili değil ama bizzat bir görevin parçası olmakla ilgilidir. Yaşam yaşayabilene sürekli inisiyasyondur, farkındalık sürecidir ve sürekli kendinden yeniden doğumdur. Durmaksızın inilen ve çıkılan sarmal merdivenler kendini keşfetmeye vesiledir. Hayatta iyiler ben daha iyiyim diye birbirini yerken vasat hep kazanır. Dendiği gibi: Yanmayı göze alamayan da Hz. İbrahim olamaz...
Sözün özü şudur: -Ben bu dünyaya herkesin istediği gibi biri olmak için gelmedim! Gerisi lâfügüzaftır...