Dünyada ve ülkemizde çocuk mahkemeleri ile gelişen ve her geçen gün önemini artıran adalet sisteminde sosyal hizmet, Adli Sosyal Hizmet, değişen ve evrilen ceza adalet anlayışı ile birlikte hizmet alanını da genişletmektedir. Bunlardan biri de çok çeşitli konularda (çocuk suçluluğu, boşanma davaları, evlat edinme, denetimli serbestlik, rehabilitasyon vs.) sosyal hizmet bakışını içeren bilirkişiliğe başvurulmasıdır.
Bu kitabın çıkış noktası, Adli Sosyal Hizmet alanına bir nebze de olsa dikkati çekebilmektir. Ele aldığı konular, hem temel hem de güncel gereksinimler bazlıdır. Yani sadece adalet mekanizması süreci içerisinde sosyal hizmet yaklaşımını ele almamakta, aynı zamanda adli sürece doğru yönelen potansiyellere de değinmektedir. Ayrıca adli makamlara yardımcı roller üstlenebilecek psikoloji, çocuk gelişimi, hukuk, adli bilimler ve psikolojik danışmanlık ve rehberlik gibi disiplinlerin formasyonlarına adli süreçler ve yaklaşımlar konularında katkı sağlaması beklenmektedir.
“… Adli sosyal hizmet uzmanı; faili, hükümlüyü, suça sürüklenen çocuğu, mağduru, risk altındaki kişiyi adli makamlara en etkin şekilde (çevresi içinde birey anlayışı, bireyin özerkliği, içinde bulunduğu dezavantajlı durumların ortaya konması vs.) anlatan ve durumlarına göre en uygun tedbir ve yaklaşımı öneren rolü ile “bilirkişi”; aracı, ara bulucu, bilgilendirici, rehberlik edici, köprü kurucu, takip edici rolü ile adli mekanizmanın soğukluğuna karşı bireyi “güçlendirici”; risk altındaki kişi ve çocukların bir suçun faili ya da mağduru olmalarını engelleyecek tedbirlerin alınması ve uygulanmasında ise “önleyici” rol ve görevlere sahiptir diyebiliriz…”
Dünyada ve ülkemizde çocuk mahkemeleri ile gelişen ve her geçen gün önemini artıran adalet sisteminde sosyal hizmet, Adli Sosyal Hizmet, değişen ve evrilen ceza adalet anlayışı ile birlikte hizmet alanını da genişletmektedir. Bunlardan biri de çok çeşitli konularda (çocuk suçluluğu, boşanma davaları, evlat edinme, denetimli serbestlik, rehabilitasyon vs.) sosyal hizmet bakışını içeren bilirkişiliğe başvurulmasıdır.
Bu kitabın çıkış noktası, Adli Sosyal Hizmet alanına bir nebze de olsa dikkati çekebilmektir. Ele aldığı konular, hem temel hem de güncel gereksinimler bazlıdır. Yani sadece adalet mekanizması süreci içerisinde sosyal hizmet yaklaşımını ele almamakta, aynı zamanda adli sürece doğru yönelen potansiyellere de değinmektedir. Ayrıca adli makamlara yardımcı roller üstlenebilecek psikoloji, çocuk gelişimi, hukuk, adli bilimler ve psikolojik danışmanlık ve rehberlik gibi disiplinlerin formasyonlarına adli süreçler ve yaklaşımlar konularında katkı sağlaması beklenmektedir.
“… Adli sosyal hizmet uzmanı; faili, hükümlüyü, suça sürüklenen çocuğu, mağduru, risk altındaki kişiyi adli makamlara en etkin şekilde (çevresi içinde birey anlayışı, bireyin özerkliği, içinde bulunduğu dezavantajlı durumların ortaya konması vs.) anlatan ve durumlarına göre en uygun tedbir ve yaklaşımı öneren rolü ile “bilirkişi”; aracı, ara bulucu, bilgilendirici, rehberlik edici, köprü kurucu, takip edici rolü ile adli mekanizmanın soğukluğuna karşı bireyi “güçlendirici”; risk altındaki kişi ve çocukların bir suçun faili ya da mağduru olmalarını engelleyecek tedbirlerin alınması ve uygulanmasında ise “önleyici” rol ve görevlere sahiptir diyebiliriz…”