#smrgSAHAF AK Parti Dönemi Türkiye Ekonomisi - 2013

Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
9786054023226
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199012710
Boyut:
19x27
Sayfa Sayısı:
99 s
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199012710
398871
AK Parti Dönemi Türkiye Ekonomisi -        2013
AK Parti Dönemi Türkiye Ekonomisi - 2013 #smrgSAHAF
0.00
2001 yılında yaşanan ekonomik krizden sonra alınan tedbirler ve uygulanan ekonomik istikrar programları sayesinde ülke ekonomisi 2002-2007 arası dönemde yaklaşık yüzde 7 oranında büyümüştür. 2008 yılında yaşanan küresel ekonomik krizden dolayı bir çok gelişmiş ülkede daralma yaşanırken Türkiye'de 2009 yılının son çeyreğinden itibaren pozitif yönlü büyümesine başlamış ve 2012 yılı üçüncü çeyreğine kadar aralıksız büyümesini sürdürmüştür.

2002-2012 döneminde gerçekleşen mali disiplin harcama azaltıcı politikalar ve büyük çapta yapılan özelleştirmeler kamu maliyesindeki olumlu görünüme katklı sağlamıştır.Bu çabalar geleceğe yönelik beklentileri de olumlu etkilemiştir. Ayrıca kamu maliyesinde gerçekleşen bu göstergeler sayesinde hem Türkiye Ab ülkelerinde devam eden borç krizinin olumsuz etkilerini bertaraf etmiş hemde ekonomi politikalarının uygulanmasında geniş manevra alanı bulmuştur.

Ülkenin 2001 krizi döneminde Imf'den aldığı ve 2002 yılında Imf'ye 23.5 milyar dolar olan kredi borçlarının 2013 yılı sonuna kadar yaklaşık 11 yıllık bir süre içerinde bitirilmesi planlanmıştır. Türkiye son 9 yılda 110 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım çekmiş ve 2012 yılı için doğrudan yabancı yatırım açısından dünyanın en cazip ülkelerinden birisi olmayı başarmıştır. Diğer yandan ekonomide sağlanan bu iyileşmeler neticesinde Fitch derecelendirme kuruluşu Kasım 2012'de Türkiye'nin kredi notunu BBB-ile " yatırım yapılabilir seviyeye "yükseltmiştir. Türkiye'de bu not artırımı ile 1994 yılından bu yana ilk kez yatırım yapılabilir sevide not almıştır.

Türkiye'de küresel ekonomik kriz döneminde ihracatta alternatif pazar arayışlarına yönelmiş ve kriz ortamının doğurduğu dezavantajlı ortamı lehine çevirmiştir. Hükümetin Ortadoğu ve Afrikaya yönelik açılımları Türkiyenin bu ülkelerle olan ticari ilişkilerinin gelişmesinide sağlamıştır. 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracat miktarı 2012 yılında 152.6 milyar Dolar olarak gerçekleşmiştir.

Son olarak ekonomide artık uzun vadeli hedefler belirlenmiş ve bu hedefler için politikalar uygulanmıştır. Bu amaçla 2023 yılı için 2 trilyon dolar Gsyh 25 bin dolar kişi başı gelir ve 500 milyar dolar değerinde ihracata ulaşılması hedefenmiştir. Bu hedefler arasında en iddialı olanı ise 2023 yılına kadar Türkiye ekonomisinin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefi olmuştur.

2001 yılında yaşanan ekonomik krizden sonra alınan tedbirler ve uygulanan ekonomik istikrar programları sayesinde ülke ekonomisi 2002-2007 arası dönemde yaklaşık yüzde 7 oranında büyümüştür. 2008 yılında yaşanan küresel ekonomik krizden dolayı bir çok gelişmiş ülkede daralma yaşanırken Türkiye'de 2009 yılının son çeyreğinden itibaren pozitif yönlü büyümesine başlamış ve 2012 yılı üçüncü çeyreğine kadar aralıksız büyümesini sürdürmüştür.

2002-2012 döneminde gerçekleşen mali disiplin harcama azaltıcı politikalar ve büyük çapta yapılan özelleştirmeler kamu maliyesindeki olumlu görünüme katklı sağlamıştır.Bu çabalar geleceğe yönelik beklentileri de olumlu etkilemiştir. Ayrıca kamu maliyesinde gerçekleşen bu göstergeler sayesinde hem Türkiye Ab ülkelerinde devam eden borç krizinin olumsuz etkilerini bertaraf etmiş hemde ekonomi politikalarının uygulanmasında geniş manevra alanı bulmuştur.

Ülkenin 2001 krizi döneminde Imf'den aldığı ve 2002 yılında Imf'ye 23.5 milyar dolar olan kredi borçlarının 2013 yılı sonuna kadar yaklaşık 11 yıllık bir süre içerinde bitirilmesi planlanmıştır. Türkiye son 9 yılda 110 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım çekmiş ve 2012 yılı için doğrudan yabancı yatırım açısından dünyanın en cazip ülkelerinden birisi olmayı başarmıştır. Diğer yandan ekonomide sağlanan bu iyileşmeler neticesinde Fitch derecelendirme kuruluşu Kasım 2012'de Türkiye'nin kredi notunu BBB-ile " yatırım yapılabilir seviyeye "yükseltmiştir. Türkiye'de bu not artırımı ile 1994 yılından bu yana ilk kez yatırım yapılabilir sevide not almıştır.

Türkiye'de küresel ekonomik kriz döneminde ihracatta alternatif pazar arayışlarına yönelmiş ve kriz ortamının doğurduğu dezavantajlı ortamı lehine çevirmiştir. Hükümetin Ortadoğu ve Afrikaya yönelik açılımları Türkiyenin bu ülkelerle olan ticari ilişkilerinin gelişmesinide sağlamıştır. 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracat miktarı 2012 yılında 152.6 milyar Dolar olarak gerçekleşmiştir.

Son olarak ekonomide artık uzun vadeli hedefler belirlenmiş ve bu hedefler için politikalar uygulanmıştır. Bu amaçla 2023 yılı için 2 trilyon dolar Gsyh 25 bin dolar kişi başı gelir ve 500 milyar dolar değerinde ihracata ulaşılması hedefenmiştir. Bu hedefler arasında en iddialı olanı ise 2023 yılına kadar Türkiye ekonomisinin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefi olmuştur.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat