"Yaşayan", "skolastik olmayan", "eşitlikçi-özgürlükçü" bir sosyalizm tahayyülünü geliştirmek ve hayata geçirmek için yola çıkanlar, Gramsci diyalektiğinde Rönesans kaynaklı tarihsel hümanizmin yeni bir değerlendirmesini bulacalardır. "Kültürel" alanı "toplumsal" alandan soyutlamayan yeni "eşitlikçi/özgürlükçü" arayışı için Gramsci'nin marksist pedagojisi, geleneğin geleceğe bağlanmasında özgün bir yaklaşım örneği olarak güncelliğini korumaktadır ve bu bakımdan üzerinde dikkatle durulmaya değerdir.
"Yaşayan", "skolastik olmayan", "eşitlikçi-özgürlükçü" bir sosyalizm tahayyülünü geliştirmek ve hayata geçirmek için yola çıkanlar, Gramsci diyalektiğinde Rönesans kaynaklı tarihsel hümanizmin yeni bir değerlendirmesini bulacalardır. "Kültürel" alanı "toplumsal" alandan soyutlamayan yeni "eşitlikçi/özgürlükçü" arayışı için Gramsci'nin marksist pedagojisi, geleneğin geleceğe bağlanmasında özgün bir yaklaşım örneği olarak güncelliğini korumaktadır ve bu bakımdan üzerinde dikkatle durulmaya değerdir.