Büyürken insan çocukluk efsanelerini budamayı öğreniyor; büyükannenin bahçesindeki meşe ağacı otuz yıl sonra da oradadır, ama daima daha küçük, daha hacimsizdir; daha küçük, hacimsiz. Ama Ararat daha büyüktü... Orada tek başına duruyordu; düz ovada göğümüze yükselen devasa bir piramit ya da Maya tapınağı... Kaçınılmaz olarak Nuh'un gemisi! ... Başka nerede olacaktı? İriyarı bir Rus işadamı ayağa kalktı ve arkamızdaki koltuklara dayanarak, artık dönerek uzaklaşmakta olduğumuz büyük dağı gösterdi. “Ararat Dağı,” dedi. “Güzel, ha? ...”
Başımızla onayladık.
Evet. (Arka kapaktan)
Büyürken insan çocukluk efsanelerini budamayı öğreniyor; büyükannenin bahçesindeki meşe ağacı otuz yıl sonra da oradadır, ama daima daha küçük, daha hacimsizdir; daha küçük, hacimsiz. Ama Ararat daha büyüktü... Orada tek başına duruyordu; düz ovada göğümüze yükselen devasa bir piramit ya da Maya tapınağı... Kaçınılmaz olarak Nuh'un gemisi! ... Başka nerede olacaktı? İriyarı bir Rus işadamı ayağa kalktı ve arkamızdaki koltuklara dayanarak, artık dönerek uzaklaşmakta olduğumuz büyük dağı gösterdi. “Ararat Dağı,” dedi. “Güzel, ha? ...”
Başımızla onayladık.
Evet. (Arka kapaktan)