#smrgKİTABEVİ Başka Bir Dünya Savaşı: İkinci Dünyas Savaşı Sırasında Almanya Tarafında Savaşan Türkistanlılar 1941 - 1945 -
Türkistan'ın kaderi, Sovyetler Birliği'nde Stalin'in, Almanya'da ise ırkçı Nazi partisi lideri Hitler'in iktidarı tamamen ele geçirmesiyle şekillenecek, Avrupa'da savaşın fitilini ateşleyen Alman ordularının yönünü doğuya çevirmesi, bölge halkı üzerine kara bir bulut gibi çökecektir. Zira 1941 yazında milyonlarca Türkistanlı, vatanlarından ayrılarak binlerce kilometre ötedeki Sovyet topraklarını savunmak üzere, Hitler'in ordularına karşı ön cephede savaşa sürülecek, ancak bunlardan büyük çoğunluğu -tek bir kurşun bile atamadan- Almanlara esir düşecektir.
Milyonlarca Türkistanlının toplandığı Alman savaş esiri kampları, insanlık dışı şartlardan dolayı savaş esiri Türkistanlılar için bir ölüm kalım mücadelesine, Stalin'in tasfiyelerinden kurtularak Avrupa'ya kaçabilen bir avuç Türkistanlı aydın için Almanlarla işbirliği yaparak rejimden rövanş almak üzere örgütlenme şansına, Doğu Cephesi'nde insan gücüne ihtiyaç duyan Alman subaylar için ücretsiz vasıfsız işgücüne, ırkçı Nazi ideolojisine kapılmamayı başaran az sayıda Alman siyasetçi ve bürokrat için ise savaş esiri Türkistanlılarla başlayarak tüm Merkezi Asya'ya yayılması hayal edilen, Rusya'daki Bolşevik rejimini çökertecek çapta bir silahlı isyan için fırsata dönüşmüştür.
Almanya, İkinci Dünya Savaşı'ndan mağlubiyetle ayrılmıştır. Ancak savaşın bilinmeyen mağlubu, Kızıl Orduda, savaş esiri kamplarında ve Alman saflarında, kimseyle ideolojik husumeti olmayan milyonlarca evladını yok yere yitiren Türkistan olacaktır.
Türkistan'ın kaderi, Sovyetler Birliği'nde Stalin'in, Almanya'da ise ırkçı Nazi partisi lideri Hitler'in iktidarı tamamen ele geçirmesiyle şekillenecek, Avrupa'da savaşın fitilini ateşleyen Alman ordularının yönünü doğuya çevirmesi, bölge halkı üzerine kara bir bulut gibi çökecektir. Zira 1941 yazında milyonlarca Türkistanlı, vatanlarından ayrılarak binlerce kilometre ötedeki Sovyet topraklarını savunmak üzere, Hitler'in ordularına karşı ön cephede savaşa sürülecek, ancak bunlardan büyük çoğunluğu -tek bir kurşun bile atamadan- Almanlara esir düşecektir.
Milyonlarca Türkistanlının toplandığı Alman savaş esiri kampları, insanlık dışı şartlardan dolayı savaş esiri Türkistanlılar için bir ölüm kalım mücadelesine, Stalin'in tasfiyelerinden kurtularak Avrupa'ya kaçabilen bir avuç Türkistanlı aydın için Almanlarla işbirliği yaparak rejimden rövanş almak üzere örgütlenme şansına, Doğu Cephesi'nde insan gücüne ihtiyaç duyan Alman subaylar için ücretsiz vasıfsız işgücüne, ırkçı Nazi ideolojisine kapılmamayı başaran az sayıda Alman siyasetçi ve bürokrat için ise savaş esiri Türkistanlılarla başlayarak tüm Merkezi Asya'ya yayılması hayal edilen, Rusya'daki Bolşevik rejimini çökertecek çapta bir silahlı isyan için fırsata dönüşmüştür.
Almanya, İkinci Dünya Savaşı'ndan mağlubiyetle ayrılmıştır. Ancak savaşın bilinmeyen mağlubu, Kızıl Orduda, savaş esiri kamplarında ve Alman saflarında, kimseyle ideolojik husumeti olmayan milyonlarca evladını yok yere yitiren Türkistan olacaktır.