#smrgKİTABEVİ Bir Osmanlı Subayı 1914 - 1915: İstanbul'dan Çanakkale Savaşı'na - Günlük -

Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Türk Savaşları Dizisi
ISBN-10:
9944264587
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Hazırlayan:
İlker Özmestçi
Stok Kodu:
1199175101
Boyut:
19x27
Sayfa Sayısı:
210 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2015
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199175101
561208
Bir Osmanlı Subayı 1914 - 1915: İstanbul'dan Çanakkale Savaşı'na - Günlük -
Bir Osmanlı Subayı 1914 - 1915: İstanbul'dan Çanakkale Savaşı'na - Günlük - #smrgKİTABEVİ
0.00
Meçhul bir Osmanlı Subayı'nın 1914 ve 1915 yıllarında kaleme aldığı bu günlükte, kendisinin İstanbul ve İzmir'deki yaşantısını, Harbin ilanıyla beraber birliğini cepheye götürüşünü ve Çanakkale Savaşı'nda yaşadıklarını abartısız ve yalın bir dille aktarıyor.

Günlükten bir kesit:
22 Teşrin-i Sani (Pazar) Muharrem 19
Vakt-i Zuhr, 7, 24 Ruz-ı Kasım 29 2, 31 Tulu'-ı Şems
Kerevizdere İlk Muharebe

Sabahleyin düşman ikinci tabura, sol cenaha birçok torpil attı. Siperleri harap etti. Üçüncü bölük çok ezilmiş; Hikmet hafifçe yaralanmışidi. Sargı mahalline koştum, Hikmet'i aldım. Bir parça oturup gitti. Ateş de hafiflemişti.

Akşamüstü beşte sol cenahtan gittikçe şiddetli ateş başladı. Torpiller, bombalar pek çok atılıyordu. Sol taraf, dumandan görünmez oldu. Telefon koptu. Haber alınamıyordu. Nihayet bir rapor geldi: Şiddetli muharebe devam ediyor… Ortalık kararırken yavaş yavaş ateş kesildi. El-hamdü lillah, bir şey yok… Düşmanın hücumu def ve imha edilmiş. Gece Abdurrahman Bey, ayağından yaralı geldi. Odamda oturdu. Mülazim-i evvel Süleyman da yaralı imiş. Heman sargı mahalline koştu. Hakkı'nın şehadetini söyledi. Teselli ettim. Çıkarken Mitralyoz Mülazimi Ferid'in naşını gördüm. Şehid olmuş. Yukarı odaya çıktım. Konuşurken Hikmet geldi. Çok sevindim. Başından yaralanarak kurtulmuş. Bir saat kadar oturup üçü de gittiler. Allah âfiyet versin. Bu gece otuz kadar şehid, 120 mecruh var.

Meçhul bir Osmanlı Subayı'nın 1914 ve 1915 yıllarında kaleme aldığı bu günlükte, kendisinin İstanbul ve İzmir'deki yaşantısını, Harbin ilanıyla beraber birliğini cepheye götürüşünü ve Çanakkale Savaşı'nda yaşadıklarını abartısız ve yalın bir dille aktarıyor.

Günlükten bir kesit:
22 Teşrin-i Sani (Pazar) Muharrem 19
Vakt-i Zuhr, 7, 24 Ruz-ı Kasım 29 2, 31 Tulu'-ı Şems
Kerevizdere İlk Muharebe

Sabahleyin düşman ikinci tabura, sol cenaha birçok torpil attı. Siperleri harap etti. Üçüncü bölük çok ezilmiş; Hikmet hafifçe yaralanmışidi. Sargı mahalline koştum, Hikmet'i aldım. Bir parça oturup gitti. Ateş de hafiflemişti.

Akşamüstü beşte sol cenahtan gittikçe şiddetli ateş başladı. Torpiller, bombalar pek çok atılıyordu. Sol taraf, dumandan görünmez oldu. Telefon koptu. Haber alınamıyordu. Nihayet bir rapor geldi: Şiddetli muharebe devam ediyor… Ortalık kararırken yavaş yavaş ateş kesildi. El-hamdü lillah, bir şey yok… Düşmanın hücumu def ve imha edilmiş. Gece Abdurrahman Bey, ayağından yaralı geldi. Odamda oturdu. Mülazim-i evvel Süleyman da yaralı imiş. Heman sargı mahalline koştu. Hakkı'nın şehadetini söyledi. Teselli ettim. Çıkarken Mitralyoz Mülazimi Ferid'in naşını gördüm. Şehid olmuş. Yukarı odaya çıktım. Konuşurken Hikmet geldi. Çok sevindim. Başından yaralanarak kurtulmuş. Bir saat kadar oturup üçü de gittiler. Allah âfiyet versin. Bu gece otuz kadar şehid, 120 mecruh var.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat