#smrgKİTABEVİ Borderline: Bir Kişilik Bozukluğunun Biyografisi - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
ISBN-10:
6050211450
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
360
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Çeviren:
Aslı Önal
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
262,50
Havale/EFT ile:
254,63
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199234422
621358
https://www.simurgkitabevi.com/borderline-bir-kisilik-bozuklugunun-biyografisi-2024
Borderline: Bir Kişilik Bozukluğunun Biyografisi - 2024 #smrgKİTABEVİ
262.50
“Borderline hepimize dokunur. Normaldir ama normal olması onu bir kimlik yapmaz. Bilakis, bir kimliğin eksikliğidir. Kalınması değil, geçilip gidilmesi gereken bir uğraktır borderline; kendini tanıma yolunda bir ara duraktır; evrensel ıstırap deneyiminin ve ilişkilerin bizi nasıl şekillendirdiğine dair bir kabuldür.”
Antik Çağ'a kadar uzanan bu bozukluk, binlerce yıl boyunca ve çoğu cinsiyete dayalı olmak üzere pek çok isimle anıldı: cin çarpması, histeri, büyücülük, ahlaki delilik… Bu tanımların hepsinin ortak yanı; davranışları ve kişiliği parçalanmış, öngörülemez ve kontrol edilemez birine –çoğunlukla da bir kadına– atıf yapılmış olmalarıydı. Uzman klinik psikolog Alexander Kriss, akıl hastalıklarına dair klişeleşmiş ve damgalanmış düşüncelerle dolu bir zamana karşı Borderline'da bu kişilik bozukluğuna dair yanlış anladığımız ne varsa sorgulamaya çağırıyor; psikoterapinin ortaya çıkışına, modern teşhisin gelişimine ve günümüzde tedaviye yönelik tutumlara kadar rehberlik ediyor.
Kriss'in danışanı Ana ile olan seanslarını ve pek çok bakımdan başarıyla sonuçlanan bir sürecin anlatısını da içeren Borderline, bir kişilik bozukluğunun kendi hikâyesi olarak karşınızda.
Antik Çağ'a kadar uzanan bu bozukluk, binlerce yıl boyunca ve çoğu cinsiyete dayalı olmak üzere pek çok isimle anıldı: cin çarpması, histeri, büyücülük, ahlaki delilik… Bu tanımların hepsinin ortak yanı; davranışları ve kişiliği parçalanmış, öngörülemez ve kontrol edilemez birine –çoğunlukla da bir kadına– atıf yapılmış olmalarıydı. Uzman klinik psikolog Alexander Kriss, akıl hastalıklarına dair klişeleşmiş ve damgalanmış düşüncelerle dolu bir zamana karşı Borderline'da bu kişilik bozukluğuna dair yanlış anladığımız ne varsa sorgulamaya çağırıyor; psikoterapinin ortaya çıkışına, modern teşhisin gelişimine ve günümüzde tedaviye yönelik tutumlara kadar rehberlik ediyor.
Kriss'in danışanı Ana ile olan seanslarını ve pek çok bakımdan başarıyla sonuçlanan bir sürecin anlatısını da içeren Borderline, bir kişilik bozukluğunun kendi hikâyesi olarak karşınızda.
“Borderline hepimize dokunur. Normaldir ama normal olması onu bir kimlik yapmaz. Bilakis, bir kimliğin eksikliğidir. Kalınması değil, geçilip gidilmesi gereken bir uğraktır borderline; kendini tanıma yolunda bir ara duraktır; evrensel ıstırap deneyiminin ve ilişkilerin bizi nasıl şekillendirdiğine dair bir kabuldür.”
Antik Çağ'a kadar uzanan bu bozukluk, binlerce yıl boyunca ve çoğu cinsiyete dayalı olmak üzere pek çok isimle anıldı: cin çarpması, histeri, büyücülük, ahlaki delilik… Bu tanımların hepsinin ortak yanı; davranışları ve kişiliği parçalanmış, öngörülemez ve kontrol edilemez birine –çoğunlukla da bir kadına– atıf yapılmış olmalarıydı. Uzman klinik psikolog Alexander Kriss, akıl hastalıklarına dair klişeleşmiş ve damgalanmış düşüncelerle dolu bir zamana karşı Borderline'da bu kişilik bozukluğuna dair yanlış anladığımız ne varsa sorgulamaya çağırıyor; psikoterapinin ortaya çıkışına, modern teşhisin gelişimine ve günümüzde tedaviye yönelik tutumlara kadar rehberlik ediyor.
Kriss'in danışanı Ana ile olan seanslarını ve pek çok bakımdan başarıyla sonuçlanan bir sürecin anlatısını da içeren Borderline, bir kişilik bozukluğunun kendi hikâyesi olarak karşınızda.
Antik Çağ'a kadar uzanan bu bozukluk, binlerce yıl boyunca ve çoğu cinsiyete dayalı olmak üzere pek çok isimle anıldı: cin çarpması, histeri, büyücülük, ahlaki delilik… Bu tanımların hepsinin ortak yanı; davranışları ve kişiliği parçalanmış, öngörülemez ve kontrol edilemez birine –çoğunlukla da bir kadına– atıf yapılmış olmalarıydı. Uzman klinik psikolog Alexander Kriss, akıl hastalıklarına dair klişeleşmiş ve damgalanmış düşüncelerle dolu bir zamana karşı Borderline'da bu kişilik bozukluğuna dair yanlış anladığımız ne varsa sorgulamaya çağırıyor; psikoterapinin ortaya çıkışına, modern teşhisin gelişimine ve günümüzde tedaviye yönelik tutumlara kadar rehberlik ediyor.
Kriss'in danışanı Ana ile olan seanslarını ve pek çok bakımdan başarıyla sonuçlanan bir sürecin anlatısını da içeren Borderline, bir kişilik bozukluğunun kendi hikâyesi olarak karşınızda.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.