Sanırım ekim ayıydı. Ben arkadaşlara dedim di: ‘Adnan Menderes'le konuşmak istiyorum. On sene memleketi idare etmiş bu adam.' (...) Biraz sonra da Adnan Menderes'i getirdiler. Zavallı bir durumdaydı. Bitmiş, tükenmiş, erimiş bir adam. Elbiseleri üzerinden düşüyor. Bitkin vaziyette sandalyeye oturdu. Baktım, çok fazla gergin bir hava var, kalktım, sigara ikram ettim. O tarihteYenice sigarası içiyordum Onun da aynı sigarayı içtiğini duymuştum. Sigarasını yaktım. Bu onu rahatlattı biraz. Sonra daha samimi bir havada, ‘Biz sorgulama heyeti değiliz. Sizi sorgulamaya gelmedik, sohbete geldik' dedim. Bunun üzerine, biraz daha rahatladı. Yüzündeki o gerginlik kayboldu.” (Arka kapaktan)
Sanırım ekim ayıydı. Ben arkadaşlara dedim di: ‘Adnan Menderes'le konuşmak istiyorum. On sene memleketi idare etmiş bu adam.' (...) Biraz sonra da Adnan Menderes'i getirdiler. Zavallı bir durumdaydı. Bitmiş, tükenmiş, erimiş bir adam. Elbiseleri üzerinden düşüyor. Bitkin vaziyette sandalyeye oturdu. Baktım, çok fazla gergin bir hava var, kalktım, sigara ikram ettim. O tarihteYenice sigarası içiyordum Onun da aynı sigarayı içtiğini duymuştum. Sigarasını yaktım. Bu onu rahatlattı biraz. Sonra daha samimi bir havada, ‘Biz sorgulama heyeti değiliz. Sizi sorgulamaya gelmedik, sohbete geldik' dedim. Bunun üzerine, biraz daha rahatladı. Yüzündeki o gerginlik kayboldu.” (Arka kapaktan)