Adil Şirin'in yoğun olarak yöneldiği temaların başında Karabağ savaşı gelir. Savaş onun doğa ve aşk temalı şiirlerinin mantıki bir devamı olarak ön plana çıkar. Çünkü bu savaşta söz konusu olan, şairin dünyalar kadar sevdiği köyünün ve toprağının düşman ayakları altında kalmasıdır. Adil Şirin'in bu konuda yazdığı şiirlerde kederin yanında bir ümit ve toprakların işgalden kurtarılması uğruna mücadeleye çağrı da yer alır.
Adil Şirin'in şiirlerinin felsefi ve estetik temelinde, klasik edebiyatta ilahi aşk diye bilinen anlayış yatar. Aşk yolunun yolcusu olan bütün aşıklar gibi Adil Şirin'in aşkı da, genç bir kıza olan platonik aşktan yola çıkar, ama yavaş yavaş genişleyip derinleşerek doğaya, insana, anayurda ve genel olarak dünyanın bütün güzelliklerine karşı aşka dönüşür.
Adil Şirin'in şiirleri Türkiye'deki şiir severlerin zihinlerinde çağdaş Azerbaycan şiiri hakkında doyurucu bir tasavvur oluşmasında önemli bir adım olacaktır. (Arka kapaktan)
Adil Şirin'in yoğun olarak yöneldiği temaların başında Karabağ savaşı gelir. Savaş onun doğa ve aşk temalı şiirlerinin mantıki bir devamı olarak ön plana çıkar. Çünkü bu savaşta söz konusu olan, şairin dünyalar kadar sevdiği köyünün ve toprağının düşman ayakları altında kalmasıdır. Adil Şirin'in bu konuda yazdığı şiirlerde kederin yanında bir ümit ve toprakların işgalden kurtarılması uğruna mücadeleye çağrı da yer alır.
Adil Şirin'in şiirlerinin felsefi ve estetik temelinde, klasik edebiyatta ilahi aşk diye bilinen anlayış yatar. Aşk yolunun yolcusu olan bütün aşıklar gibi Adil Şirin'in aşkı da, genç bir kıza olan platonik aşktan yola çıkar, ama yavaş yavaş genişleyip derinleşerek doğaya, insana, anayurda ve genel olarak dünyanın bütün güzelliklerine karşı aşka dönüşür.
Adil Şirin'in şiirleri Türkiye'deki şiir severlerin zihinlerinde çağdaş Azerbaycan şiiri hakkında doyurucu bir tasavvur oluşmasında önemli bir adım olacaktır. (Arka kapaktan)