#smrgSAHAF Düzülke -

Stok Kodu:
1199165048
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
115 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012
Çeviren:
Hasan Fehmi Nemli
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
0,00
1199165048
551201
Düzülke -
Düzülke - #smrgSAHAF
0.00
Evet, işte hafızamın bana oynadığı oyunlardan biri. Elinizdeki kitabı, yıllar önce, Dost Kitabevi'nde yayınladığımız Jorge Luis Borges'in Babil Kitaplığı dizisi içinde bastığımıza emindim. Sonra baktım, yok. Basmamışız. Neden böyle bir yanılgı içine düştüğümü sonradan anladım. O dizide Hinton'un Bilimsel Öyküler'ini basmıştık. Çevirmeni de Hasan Fehmi Nemli idi.

Elinizde tuttuğunuz Edwin A. Abbott'un Düzülke'sini çeviren kişi. Hinton'da aslında Abbott'u gayet iyi bilen bir yazar, ortak bir dostları var Oxford'da. Borges de zaten bu ilişkiye gönderme yapıyordu önsözünde. Nisyan ile malûl değilmiş hafızam, basbayağı yanlış hatırlıyormuşum. Çarpıtarak, bozarak. Aslında Abbott da aynı türden bir şeyi gerçekleştiriyor Düzülke'de: Evrenin ve dünyanın boyutları ile oynuyor. Üç boyuttan iki boyuta geçtiğimizde ne olur? Toplumsal hiyerarşi nasıl belirir? Erkeklerin çokgen, kadınların çizgi parçacıkları olduğu, karelerin üçgenlerin ortalıkta dolaştığı bir ülke, nasıl bir dünyanın yergisidir? Çeviriyi elime aldığımda hatırladım ama; ben bu kitabı ilk kez İtalyancasından okumuştum: Adelphi'den çıkmıştı ve başlığı Flatlandia idi: Şaşkınlıklar içinde kaldığımı da hatırlıyorum. Kuşkum yok: 1884'de yayınlanmış bu kitabı okuyunca, sizler de şaşıracaksınız.

Evet, işte hafızamın bana oynadığı oyunlardan biri. Elinizdeki kitabı, yıllar önce, Dost Kitabevi'nde yayınladığımız Jorge Luis Borges'in Babil Kitaplığı dizisi içinde bastığımıza emindim. Sonra baktım, yok. Basmamışız. Neden böyle bir yanılgı içine düştüğümü sonradan anladım. O dizide Hinton'un Bilimsel Öyküler'ini basmıştık. Çevirmeni de Hasan Fehmi Nemli idi.

Elinizde tuttuğunuz Edwin A. Abbott'un Düzülke'sini çeviren kişi. Hinton'da aslında Abbott'u gayet iyi bilen bir yazar, ortak bir dostları var Oxford'da. Borges de zaten bu ilişkiye gönderme yapıyordu önsözünde. Nisyan ile malûl değilmiş hafızam, basbayağı yanlış hatırlıyormuşum. Çarpıtarak, bozarak. Aslında Abbott da aynı türden bir şeyi gerçekleştiriyor Düzülke'de: Evrenin ve dünyanın boyutları ile oynuyor. Üç boyuttan iki boyuta geçtiğimizde ne olur? Toplumsal hiyerarşi nasıl belirir? Erkeklerin çokgen, kadınların çizgi parçacıkları olduğu, karelerin üçgenlerin ortalıkta dolaştığı bir ülke, nasıl bir dünyanın yergisidir? Çeviriyi elime aldığımda hatırladım ama; ben bu kitabı ilk kez İtalyancasından okumuştum: Adelphi'den çıkmıştı ve başlığı Flatlandia idi: Şaşkınlıklar içinde kaldığımı da hatırlıyorum. Kuşkum yok: 1884'de yayınlanmış bu kitabı okuyunca, sizler de şaşıracaksınız.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat