Klasikler, ölümsüz olmadıkları için değil sürekli okundukları için de değerlidir. Bizim klasiklerimiz başlangıçta bazı eksiklik ve acemilik taşısalar bile bu onların kurucu olma özelliklerini değiştirmez. Dil kadar hayat da yeniden kurulur onlarda. Dünkü nesiller tarafından ağır aksak da olsa okunan, sevilen ve hayatımızın bir parçasına dönüşen bu eserler bir kez daha ve günün zevkleri ve tercihleri gözetilerek çıkıyor gün yüzüne. Okundukça sevilecek bu eserler dünü selamladığı kadar geleceği kurmaya aday. Aşk, dil, kurgu bütün saflığıyla göz kırpıyor.
Yeniden...
Ahmet Mithat, Tanzimat döneminin temel meselesi Batılılaşmayı, kendine has üslubuyla işliyor: Hem eğlendiriyor hem eğitiyor. Türkçe edebiyatın iki ölümsüz tipinin, Felatun Bey ve Rakım Efendi'nin hiçbir zaman eskimeyen trajikomik öyküsü hâlâ ilham kaynağı olmaya devam ediyor...
Romanlarında okurlarını hem eğlendirmeyi hem de eğitmeyi amaçlayan Ahmed Mithat Efendi'nin amacına en çok ulaşan yapıtı Felatun Bey İle Rakım Efendi'dir. Yazar, özyapıları birbirine bütünüyle zıt kahramanlarından Rakım Efendi'yi betimlerken örnek olarak kendisini almıştır. Felatun Bey, Rakım Efendi'nin ‘fotoğraf negatifi' gibidir. Bu ikilinin yaşamlarına iki İngiliz kız kardeş ve aileleri girer ve Ahmed Mithat Efendi'nin yazınımızın belki de ilk güldürü öğeleri içeren romanındaki olaylar böyle başlar...