1711-1821 yılları arasında, Osmanlı egemenliği altında bulunan ve bugünkü Romanya'nın çekirdeğini oluşturan Eflak ve Boğdan, İstanbul'un Fener semtinde yerleşmiş olan varlıklı Rum, Arnavut, Trabzonlu ve adalı aileler tarafından yönetilmişti. 14. ve 15. yüzyıllarda Osmanlılarca vergiye bağlanan bu iki prenslik, 18. yüzyıla kadar kendi prenslerini (voyvodalarını) seçme ayrıcalığını muhafaza edebilmişti. 1711 yılında çıkan Türk-Rus savaşı sırasında, Rus çarı Büyük Petro'nun Boğdan'a bağımsızlık vaadetmesi üzerine Boğdan tahtında bulunan ünlü yazar, tarihçi, müzisyen Prens Dimitri Kantemir, Rus saflarına geçmiş, Osmanlı Devleti bu tarihten itibaren Eflak ve Boğdan'a Fenerli beyleri yönetici olarak atamıştı.
Fenerli Beyler, Eflak ve Boğdan'a prens yetiştiren on bir Fenerli ailenin fırtınalı, entrikalı, çoğu kez sürgün ve idamla sonuçlanan yaşam öykülerinden oluşmaktadır. (Arka Kapak'tan)
1711-1821 yılları arasında, Osmanlı egemenliği altında bulunan ve bugünkü Romanya'nın çekirdeğini oluşturan Eflak ve Boğdan, İstanbul'un Fener semtinde yerleşmiş olan varlıklı Rum, Arnavut, Trabzonlu ve adalı aileler tarafından yönetilmişti. 14. ve 15. yüzyıllarda Osmanlılarca vergiye bağlanan bu iki prenslik, 18. yüzyıla kadar kendi prenslerini (voyvodalarını) seçme ayrıcalığını muhafaza edebilmişti. 1711 yılında çıkan Türk-Rus savaşı sırasında, Rus çarı Büyük Petro'nun Boğdan'a bağımsızlık vaadetmesi üzerine Boğdan tahtında bulunan ünlü yazar, tarihçi, müzisyen Prens Dimitri Kantemir, Rus saflarına geçmiş, Osmanlı Devleti bu tarihten itibaren Eflak ve Boğdan'a Fenerli beyleri yönetici olarak atamıştı.
Fenerli Beyler, Eflak ve Boğdan'a prens yetiştiren on bir Fenerli ailenin fırtınalı, entrikalı, çoğu kez sürgün ve idamla sonuçlanan yaşam öykülerinden oluşmaktadır. (Arka Kapak'tan)