Marx ile Foucault'nun düşüncelerinin birbirine zıt olduğu, bağdaşamayacağı kabul edilir. Foucault'nun bir dönem Marksizme yakın dursa da sonrasında onu sert biçimde eleştirdiği, düşüncesinin temel kavramlarını Marksizme alternatif olmak üzere geliştirdiği bilinir. Yine de bu iki düşüncenin iletişime sokulması büsbütün imkânsız mıdır? Değilse bu iletişimin koşulları nelerdir? Dahası, böyle bir ilişkiden eleştirel düşünce adına elimize ne geçecek? Jacques Bidet içinde yaşadığımız dünyayı daha iyi anlayabilmemiz için işte bu gibi soruların cevabını arıyor:
"Bu kitapta önerilen deney, Marx'ın ve Foucault'nun miraslarını melezleyerek işe koşmak. Zira ancak böyle bir birleşme ânı, böyle bir aşırı gerilim, söz konusu iki mirasın tüm potansiyellerini açığa çıkarıp her birine özgü hakikatleri sergileyebilir. En azından elinizdeki kitabın hipotezi bu olacak. Marx ve Foucault'nun, birtakım eklektik ayarlama ve uyarlamaların ötesinde, hangi şartlarda sıkı bir işbirliğine girebileceklerini saptamaya çalışacağım."
Jacques Bidet bizi güzel bir düşünce yolculuğuna çağırıyor.
YAZAR Jacques Bidet, 1935 doğumlu Fransız filozof. Paris X - Nanterre Üniversitesinden emekli oldu. 1987'de Jacques Texier ile birlikte kurduğu Actuel Marx dergisinin onursal yayın yönetmenliğini ve 1995'ten beri üç yılda bir düzenlenen Uluslararası Marx Kongresi'nin eşbaşkanlığını sürdürüyor. Marksizm ve sosyal teori üzerine çeşitli dillere çevrilmiş çok sayıda makale ve kitabı bulunan Bidet'nin başlıca çalışmaları şunlardır: Le Néo- liberalisme: Un autre grand récit (Neoliberalizm: Bir Başka Büyük Anlatı, 2016), Explication et reconstruction du Capital (Kapitalin Açıklanması ve Yeniden İnşası, 2004), Théorie générale: théorie du droit, de l'économie et de la politique (Genel Kuram: Hukuk, Ekonomi ve Siyasetin Kuramı, 1999).