#smrgKİTABEVİ Haremde Bir İtalyan - Akağa Milo'nun AnılarıCİLTLİ - 1998
Bu kitabı, edebi niteliğinin dışında, bundan 180- 200 yıl öncesi yaşamış insanların günlük yaşamlarından kesitler veriyor. Kaldı ki, bizce dönemine göre de oldukça başarılı bir kitap.Emile Mario Vacano'nun, "Akağa Milio'nun Anıları / Haremde Bir İtalyan" adlı bu kitabı ilk kez "Bilder aus dem Harem" adıyla Viyana' da Almanca olarak 1876'da basılmış.Yazar bu kitapta, o günkü Batı insanına Doğu'nun gizemini anlatmaya çalışıyor. Küçük bir İtalyan çocununun, sesinin güzelliği nedeniyle annesinden koparılıp Yunanistan'daki bir kilise korosuna iğdiş edilmek üzere yola çıkışının ve oradan da Yemen haremine uzanan üzünçlü serüveni anlatılıyor.Yer yer mizahi unsurların, ama bunun yanı sıra acımasızlığın, insanların kolayca alınıp satılışlarının ve özgürlüklerine ancak ölerek ulaşan bu tutsak harem insanlarının ilginç öyküsü, inanılır bir masalsı anlattımla aktarılıyor.
Akağa Milio, gerçeklikten uzak bir roman kahramanı değil. Batı edebiyatında sık sık rastlanan; Doğu serüvenine çıkıp, yıllar sonra ülkesine geri dönmeye çalışan pek çok insandan biri. Ama onun harem yaşamı ve kuralları ve kadınlar arasındaki iktidar kavgalarıyla ilgili gözlemleri Batılı insanlar için de ilginç ve gizemli...Haremden küçük ama çarpıcı, gerçek ama masalsı, hüzünlü ama içinde küçük mutlulukları da barıdıran bu yaşamöyküsünü severek okuyacaksınız 1876 yılında ilk baskısı yapılan kitabın, 122 yıl sonra dilimize çevrilmiş olmasını da yayın dünyamız için bir kazanç sayıyoruz.
Aksoy Yayıncılık'tan çıkan, Firuzan Gürbüz7ün uzun bir çalışmanın sonunda Gotik Almancadan dilimize kazandırdığı başarılı bir çalışmanın ürünü olan bu kitabı severek okuyacağınıza inanıyoruz.
Bu kitabı, edebi niteliğinin dışında, bundan 180- 200 yıl öncesi yaşamış insanların günlük yaşamlarından kesitler veriyor. Kaldı ki, bizce dönemine göre de oldukça başarılı bir kitap.Emile Mario Vacano'nun, "Akağa Milio'nun Anıları / Haremde Bir İtalyan" adlı bu kitabı ilk kez "Bilder aus dem Harem" adıyla Viyana' da Almanca olarak 1876'da basılmış.Yazar bu kitapta, o günkü Batı insanına Doğu'nun gizemini anlatmaya çalışıyor. Küçük bir İtalyan çocununun, sesinin güzelliği nedeniyle annesinden koparılıp Yunanistan'daki bir kilise korosuna iğdiş edilmek üzere yola çıkışının ve oradan da Yemen haremine uzanan üzünçlü serüveni anlatılıyor.Yer yer mizahi unsurların, ama bunun yanı sıra acımasızlığın, insanların kolayca alınıp satılışlarının ve özgürlüklerine ancak ölerek ulaşan bu tutsak harem insanlarının ilginç öyküsü, inanılır bir masalsı anlattımla aktarılıyor.
Akağa Milio, gerçeklikten uzak bir roman kahramanı değil. Batı edebiyatında sık sık rastlanan; Doğu serüvenine çıkıp, yıllar sonra ülkesine geri dönmeye çalışan pek çok insandan biri. Ama onun harem yaşamı ve kuralları ve kadınlar arasındaki iktidar kavgalarıyla ilgili gözlemleri Batılı insanlar için de ilginç ve gizemli...Haremden küçük ama çarpıcı, gerçek ama masalsı, hüzünlü ama içinde küçük mutlulukları da barıdıran bu yaşamöyküsünü severek okuyacaksınız 1876 yılında ilk baskısı yapılan kitabın, 122 yıl sonra dilimize çevrilmiş olmasını da yayın dünyamız için bir kazanç sayıyoruz.
Aksoy Yayıncılık'tan çıkan, Firuzan Gürbüz7ün uzun bir çalışmanın sonunda Gotik Almancadan dilimize kazandırdığı başarılı bir çalışmanın ürünü olan bu kitabı severek okuyacağınıza inanıyoruz.