#smrgKİTABEVİ Hindistan'da İslam : Siyasi Dil ve Siyaset Kültürünün İnşası (1200-1800) - 2022
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
ISBN-10:
6257447522
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
12x20
Sayfa Sayısı:
296
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022
Çeviren:
İhsan Durdu
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
138,60
Havale/EFT ile:
134,44
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199148719
534881
https://www.simurgkitabevi.com/hindistanda-islam-siyasi-dil-ve-siyaset-kulturunun-insasi-1200-1800-2022
Hindistan'da İslam : Siyasi Dil ve Siyaset Kültürünün İnşası (1200-1800) - 2022 #smrgKİTABEVİ
138.60
İslam'ın Hindistan'daki var oluş tarihi ile Anadolu'dan Rumeli'ye uzanan Batı'daki tarihi arasında ciddi benzerlikler kurulabileceği anlaşılıyor. Mukayeseli çalışmalar bu iki yayılma tarihinin benzerliklerini henüz tespit etmemiş olsa bile elinizdeki kitap İslam'ın farklı kültür, dil ve etnik zenginlik içinde nasıl bir gelişim seyri gösterebileceği hakkında mühim bir perspektif veriyor. Erken devirlerden itibaren Hint alt kıtasında yayılan İslam'ın buradaki macerası ve yerleşik din ve inançlarla ilişkileri, şeriat, ahlâk, siyaset ve kültür sahalarında karşılıklı etkileşim ve uyum süreçlerini gösteriyor. Bu süreçte Müslüman idareciler yönettikleri halkların kültürel ve dini geleneklerine bazen müdahale etmişler, ama yaklaşık altı asır boyunca yerel din ve kültürlerle alışveriş hâlini devam ettirmişlerdi. Bu durum bizzat İslam içinde de birtakım tartışmaların doğmasına da yol açmıştı. Hindistan'ın Farsça konuşan Müslüman Türk idarecileri kültürel zenginlik ve çatışma içerisinde, İslam'ın siyaset düşüncesi, ahlâk ve tasavvuf metinlerini Hint kültür dünyasına sunmuşlardı. Bu etkileşimin neticesinde üretilen ahlâk teorileri, pratik hayat tecrübesi, yeniden şekillenen Farsça ve tasavvufî görüşler, İslam'ın dünya tarihindeki gelişimiyle ilgili yeni bir bakış sunuyor. Chicago Üniversitesi tarih profesörlerinden Muzaffar Alam'ın, Hindistan'da İslam: Siyasi Dil ve Kültürün İnşası, 1200-1800 başlıklı eseri, Türk okuru için yeni bir ufuk açacak.
İslam'ın Hindistan'daki var oluş tarihi ile Anadolu'dan Rumeli'ye uzanan Batı'daki tarihi arasında ciddi benzerlikler kurulabileceği anlaşılıyor. Mukayeseli çalışmalar bu iki yayılma tarihinin benzerliklerini henüz tespit etmemiş olsa bile elinizdeki kitap İslam'ın farklı kültür, dil ve etnik zenginlik içinde nasıl bir gelişim seyri gösterebileceği hakkında mühim bir perspektif veriyor. Erken devirlerden itibaren Hint alt kıtasında yayılan İslam'ın buradaki macerası ve yerleşik din ve inançlarla ilişkileri, şeriat, ahlâk, siyaset ve kültür sahalarında karşılıklı etkileşim ve uyum süreçlerini gösteriyor. Bu süreçte Müslüman idareciler yönettikleri halkların kültürel ve dini geleneklerine bazen müdahale etmişler, ama yaklaşık altı asır boyunca yerel din ve kültürlerle alışveriş hâlini devam ettirmişlerdi. Bu durum bizzat İslam içinde de birtakım tartışmaların doğmasına da yol açmıştı. Hindistan'ın Farsça konuşan Müslüman Türk idarecileri kültürel zenginlik ve çatışma içerisinde, İslam'ın siyaset düşüncesi, ahlâk ve tasavvuf metinlerini Hint kültür dünyasına sunmuşlardı. Bu etkileşimin neticesinde üretilen ahlâk teorileri, pratik hayat tecrübesi, yeniden şekillenen Farsça ve tasavvufî görüşler, İslam'ın dünya tarihindeki gelişimiyle ilgili yeni bir bakış sunuyor. Chicago Üniversitesi tarih profesörlerinden Muzaffar Alam'ın, Hindistan'da İslam: Siyasi Dil ve Kültürün İnşası, 1200-1800 başlıklı eseri, Türk okuru için yeni bir ufuk açacak.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.