Zengin kültür tarihi göstergesi olan bu eserler, Türkçenin gerek tabiî gerekse insan müdahalesi yoluyla hızlı ve farklı değişim içinde kalmış olması nedeniyle yabancı bir dil malzemesi hâlinde kütüphane raflarında gün ışığına çıkmayı beklemektedir.
Bu tür eserlerden biri de Hulasa'dır. Metin dili Türkçe olan Kitâb fi-İlmi n-Niişşâb ve Kitâb fî-Riyâzâti'l-Hayl ile dili Arapça olan Kitâb fi' İlmi'l-Musâbaka adlı üç çalışmayı muhtevi olan bu eser, Kıpçak-Oğuz lehçe özelliklerinin karışımı bir Türkçe ile yazılmıştır.
Bu çalışmayla bu eser, gerek dilcilerin gerekse ilgi duyacak herkesin arayışına cevap verebilecek şekilde günümüz Türkçesine kazandırılmaya çalışıldı.
İnceleme bölümünde hem dilsel hem de metnin anlam boyutunu verebilecek kültürel araştırmalara yer verildi. Bilhassa Arapça ve Farsçadan Türkçeye ilk çevirilerden biri olması hasebiyle cümle kurgusu üzerine daha geniş çaplı araştırmalara gidildi.
'Metin' bölümünde, Hulasa'nın iki kitabının transkripsiyonlu çevirisi verildi. Bu çeviri verilirken esas metnin satır numaraları koyu dizilerek gösterilmiş olup; varak numaralan ise koyu dizilmiş [] işaretleri arasında yazılmıştır. Esas metnin birinci kitabı ise, Paris nüshasının Ananıasz Zajackowski'nin makalesinde verdiği tıpkıbasım esas alınarak karşılaştırılmış ve farklılıklar üst konumda küçük punto ile dizilmiştir. -H. İbrahim Delice, Sivas 2003 (Önsözden)
Zengin kültür tarihi göstergesi olan bu eserler, Türkçenin gerek tabiî gerekse insan müdahalesi yoluyla hızlı ve farklı değişim içinde kalmış olması nedeniyle yabancı bir dil malzemesi hâlinde kütüphane raflarında gün ışığına çıkmayı beklemektedir.
Bu tür eserlerden biri de Hulasa'dır. Metin dili Türkçe olan Kitâb fi-İlmi n-Niişşâb ve Kitâb fî-Riyâzâti'l-Hayl ile dili Arapça olan Kitâb fi' İlmi'l-Musâbaka adlı üç çalışmayı muhtevi olan bu eser, Kıpçak-Oğuz lehçe özelliklerinin karışımı bir Türkçe ile yazılmıştır.
Bu çalışmayla bu eser, gerek dilcilerin gerekse ilgi duyacak herkesin arayışına cevap verebilecek şekilde günümüz Türkçesine kazandırılmaya çalışıldı.
İnceleme bölümünde hem dilsel hem de metnin anlam boyutunu verebilecek kültürel araştırmalara yer verildi. Bilhassa Arapça ve Farsçadan Türkçeye ilk çevirilerden biri olması hasebiyle cümle kurgusu üzerine daha geniş çaplı araştırmalara gidildi.
'Metin' bölümünde, Hulasa'nın iki kitabının transkripsiyonlu çevirisi verildi. Bu çeviri verilirken esas metnin satır numaraları koyu dizilerek gösterilmiş olup; varak numaralan ise koyu dizilmiş [] işaretleri arasında yazılmıştır. Esas metnin birinci kitabı ise, Paris nüshasının Ananıasz Zajackowski'nin makalesinde verdiği tıpkıbasım esas alınarak karşılaştırılmış ve farklılıklar üst konumda küçük punto ile dizilmiştir. -H. İbrahim Delice, Sivas 2003 (Önsözden)