İlk kitap teknik ağırlıklı, bu kitap ise insan ağırlıklı bir kitap.
21. Yüzyılda İnsan Yönetimi kitabını yazarken, giderek mekanik bir insan tipolojisi yaratmaya niyetleniyormuşum gibi bir duyguya kapıldım.
Bu kitabı 21. Yüzyılda İnsan Yönetimi kitabıyla adeta birlikte yazdım.
Bana öyle geldi ki, teknik kitapta, insan salt bir makineymiş ve ona gerekli malzemeler verildiğinde, doğru yatırım yapıldığında ideal insan" ortaya çıkacakmış gibi bir eda var.
Evet, üretim ve verimlilik, daha doğrusu verimlilik kurallarına sıkı sıkıya bağlı üretim yirmi birinci yüzyılın kaçınılmaz bir parçası olacak.
Ancak, 21. Yüzyılda İnsan Yönetimi'nde gördüğümüz ve bu kitapta da tekrar göreceğimiz gibi, yeni teknolojik devrimin emri altındaki yirmi birinci yüzyılda üretim insan/birey/şahsiyet etrafında dönecektir.
O halde bizzat insanın kendisi ne?"
"Bu kitaptaki tezim: İnsanın 'bütün İnsan' olduğu gerçeği yirminci yüzyılda neredeyse tamamen kaybedilmişken, yirmi birinci yüzyıl eşiğinde, bilimdeki muazzam gelişmeyle 'bütün insan'ı yakalamanın yeniden mümkün/ulaşılabilir kılındığıdır." (Arka kapaktan)
İlk kitap teknik ağırlıklı, bu kitap ise insan ağırlıklı bir kitap.
21. Yüzyılda İnsan Yönetimi kitabını yazarken, giderek mekanik bir insan tipolojisi yaratmaya niyetleniyormuşum gibi bir duyguya kapıldım.
Bu kitabı 21. Yüzyılda İnsan Yönetimi kitabıyla adeta birlikte yazdım.
Bana öyle geldi ki, teknik kitapta, insan salt bir makineymiş ve ona gerekli malzemeler verildiğinde, doğru yatırım yapıldığında ideal insan" ortaya çıkacakmış gibi bir eda var.
Evet, üretim ve verimlilik, daha doğrusu verimlilik kurallarına sıkı sıkıya bağlı üretim yirmi birinci yüzyılın kaçınılmaz bir parçası olacak.
Ancak, 21. Yüzyılda İnsan Yönetimi'nde gördüğümüz ve bu kitapta da tekrar göreceğimiz gibi, yeni teknolojik devrimin emri altındaki yirmi birinci yüzyılda üretim insan/birey/şahsiyet etrafında dönecektir.
O halde bizzat insanın kendisi ne?"
"Bu kitaptaki tezim: İnsanın 'bütün İnsan' olduğu gerçeği yirminci yüzyılda neredeyse tamamen kaybedilmişken, yirmi birinci yüzyıl eşiğinde, bilimdeki muazzam gelişmeyle 'bütün insan'ı yakalamanın yeniden mümkün/ulaşılabilir kılındığıdır." (Arka kapaktan)