#smrgSAHAF İslâm Dini Açısından Din - Devlet İlişkisi ( Din ve Laiklik) - 1999

Kondisyon:
Çok İyi
Basıldığı Matbaa:
Kozan Ofset
Dizi Adı:
ISBN-10:
9758361015
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Stok Kodu:
1199178403
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
350 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
1999
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
Din
0,00
1199178403
564503
İslâm Dini Açısından Din - Devlet İlişkisi ( Din ve Laiklik) -        1999
İslâm Dini Açısından Din - Devlet İlişkisi ( Din ve Laiklik) - 1999 #smrgSAHAF
0.00
Kanuni düzenleme konusu olan muamelat hükümleri, hakkında nass bulunanları dahil, tamamı içtihadidir. İçtihadi hükümlere; "Şeriat budur!", "Dinin hükmü budur!", "Allah'ın hükmü budur!" .. demek; Allah'a iftiraya varan bir cür'et olur. Hal böyle olunca, günümüzde görüldüğü gibi, "İslam Devleti", "İslam Cumhuriyeti", "Şeriat kanunları" gibi, tarihte hiç görülmemiş gereksiz iddialarla ortaya çıkmak ve üstelik bunun "İslam Dininin Gereği" ve "Allah'ın emri " olduğunu savunmak; her halde bir dinin, mensupları eliyle tahrifi böyle olsa gerektir. Öyle olunca, Hz. Peygamber'in, Velayet yani Devlet Başkanlığı fonksiyonu gereği olan uygulamalarının da O'na, bu fonksiyonu gereği gelen mesajların da, bütünüyle içtihadi olduğun farketmek müslüman alimlerin boynunun borcu olur. Hz. Peygamber (s.)'in, Nübüvvet asil misyonundan ayrı olarak sahip olduğu bu Velayet fonksiyonu çok iyi görmek; gerek tasarrufları gerek aldığı mesajlar ana göre değerlendirilmek durumundadır. O'na inanmanın, O'na bağlı olmanın ve O'nu sevmenin, ancak, O'nu, doğru anlamak ve doğru yorumlamakla sergilenebileceği; O'nu, olduğundan farklı görmek ve göstermenin.
Kanuni düzenleme konusu olan muamelat hükümleri, hakkında nass bulunanları dahil, tamamı içtihadidir. İçtihadi hükümlere; "Şeriat budur!", "Dinin hükmü budur!", "Allah'ın hükmü budur!" .. demek; Allah'a iftiraya varan bir cür'et olur. Hal böyle olunca, günümüzde görüldüğü gibi, "İslam Devleti", "İslam Cumhuriyeti", "Şeriat kanunları" gibi, tarihte hiç görülmemiş gereksiz iddialarla ortaya çıkmak ve üstelik bunun "İslam Dininin Gereği" ve "Allah'ın emri " olduğunu savunmak; her halde bir dinin, mensupları eliyle tahrifi böyle olsa gerektir. Öyle olunca, Hz. Peygamber'in, Velayet yani Devlet Başkanlığı fonksiyonu gereği olan uygulamalarının da O'na, bu fonksiyonu gereği gelen mesajların da, bütünüyle içtihadi olduğun farketmek müslüman alimlerin boynunun borcu olur. Hz. Peygamber (s.)'in, Nübüvvet asil misyonundan ayrı olarak sahip olduğu bu Velayet fonksiyonu çok iyi görmek; gerek tasarrufları gerek aldığı mesajlar ana göre değerlendirilmek durumundadır. O'na inanmanın, O'na bağlı olmanın ve O'nu sevmenin, ancak, O'nu, doğru anlamak ve doğru yorumlamakla sergilenebileceği; O'nu, olduğundan farklı görmek ve göstermenin.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat