#smrgKİTABEVİ İslamofobi Raporlarının Söylemsel Kurgusu - 2024
Editör:
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Soayal Bilim Yayın Atölyesi 6
ISBN-10:
6256208049
Kargoya Teslim Süresi:
4&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
283
Basım Yeri:
Konya
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
237,15
Havale/EFT ile:
230,04
Siparişiniz 4&6 iş günü arasında kargoda
1199230938
617853
https://www.simurgkitabevi.com/islamofobi-raporlarinin-soylemsel-kurgusu-2024
İslamofobi Raporlarının Söylemsel Kurgusu - 2024 #smrgKİTABEVİ
237.15
The Runnymede Trust raporu ile birlikte 1997 yılından itibaren yoğun bir şekilde kullanılmaya başlanan İslamofobi kavramı polemikleri de beraberinde getirmiştir. Kavramın meşruiyeti, geçerliliği, tanımı ve kapsamı tartışma konusu yapılmaya devam edilmektedir. Ancak özellikle 11 Eylül 2001 İkiz Kule saldırılarından sonra İslam ve Müslüman nefreti ve düşmanlığının artış göstermesi ile birlikte İslamofobi kavramı uluslararası kuruluşlar tarafından kullanılmaya başlanırken sayısız bilimsel çalışma ve onlarca raporda da yerini almıştır. İnsan hakları ve din ve vicdan özgürlüğü ihlali anlamına gelen İslamofobi önyargı, kalıp yargı ve klişelere dayalı ayrımcılıklarla öne çıkmaktadır. Özellikle raporlar Müslümanların şahıslarına, ibadet yerlerine, dini sembol ve referanslarına yönelik ortaya çıkan nefret söylemi ve nefret suçları verilerini içermektedir. İslamofobik unsurların daha görünür olmasına katkı sağlayan raporların İslamofobiyi nasıl tanımladıkları, verileri nasıl elde ettikleri, verileri hangi kriterlere göre tasnif ettikleri ve sınırlılıkları çalışmaları hazırlayan kişi ve kuruluşların ideolojik yaklaşımlarının süzgecinden geçmektedir.
The Runnymede Trust raporu ile birlikte 1997 yılından itibaren yoğun bir şekilde kullanılmaya başlanan İslamofobi kavramı polemikleri de beraberinde getirmiştir. Kavramın meşruiyeti, geçerliliği, tanımı ve kapsamı tartışma konusu yapılmaya devam edilmektedir. Ancak özellikle 11 Eylül 2001 İkiz Kule saldırılarından sonra İslam ve Müslüman nefreti ve düşmanlığının artış göstermesi ile birlikte İslamofobi kavramı uluslararası kuruluşlar tarafından kullanılmaya başlanırken sayısız bilimsel çalışma ve onlarca raporda da yerini almıştır. İnsan hakları ve din ve vicdan özgürlüğü ihlali anlamına gelen İslamofobi önyargı, kalıp yargı ve klişelere dayalı ayrımcılıklarla öne çıkmaktadır. Özellikle raporlar Müslümanların şahıslarına, ibadet yerlerine, dini sembol ve referanslarına yönelik ortaya çıkan nefret söylemi ve nefret suçları verilerini içermektedir. İslamofobik unsurların daha görünür olmasına katkı sağlayan raporların İslamofobiyi nasıl tanımladıkları, verileri nasıl elde ettikleri, verileri hangi kriterlere göre tasnif ettikleri ve sınırlılıkları çalışmaları hazırlayan kişi ve kuruluşların ideolojik yaklaşımlarının süzgecinden geçmektedir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.