NTV Yayınları'nın 350 maddeden oluşan İstanbul Ansiklopedi'sini benzerlerinden farklı kılan bir başka unsur ise; ilk insana ait izlerin 800 bin yıl öncesine dayandığı Yarımburgaz Mağarası'yla, ilk yerleşik yaşamın 8 bin 500 yıl öncesine uzandığı Yenikapı buluntularıyla, tarih boyu bir megakent olan İstanbul'u, onun kimliği haline gelen hızlı değişimi içinde konumlaması ve üstelik bunları yaparken de İstanbul'un sadece tarihine değil, bugününe de yer veren bir tür sübjektif ansiklopedi olması.
Ansiklopedi'nin önsözünde Enis Batur "Tarih Vakfı"nın ve Reşat Ekrem Koçu'nun kendine has ama yarım kalmış İstanbul ansiklopedilerinin 'hala eskimediklerine' dikkat çekiyor. Baş döndürücü bir hızla kendisini yenileyen İstanbul için, 21. yüzyılın ilk on yılındaki gelişmeleri de göz önünde tutacak bir çalışmanın gerekliliğini belirterek, ansiklopedinin zaman içinde yenilenerek canlı bir organizma halinde tutulacağının altını çiziyor.
İstanbul Ansiklopedisi; tarih öncesinden Bizans'a, Osmanlı ve Cumhuriyet İstanbul'una dönüşürken öznesi olduğu olaylar, sahip olduğu sosyal kurumlar, semtler, mimari, doğa, müzik ve gösteri sanatları, mitoloji ve insanlar üzerinden İstanbul'u anlatan yaklaşık 350 madde içeriyor.
Kültür, bilim, sanat, edebiyat, basın dünyasında tanınmış 150'yi aşkın yazar ve fotoğrafçının özgün anlatım ve kişisel yakınlıklarıyla tanıttıkları İstanbul, İstanbul Ansiklopedisi'nin 1010 sayfasında özel arşiv ve koleksiyonlardan titizlikle seçilen belgeler, tarihsel ve güncel fotoğraflar eşliğinde sunulan bir başvuru kaynağı haline geliyor.
İstanbul Ansiklopedisi; ilk insana ait izlerin 800 bin yıl öncesine dayandığı Yarımburgaz Mağarası'yla, ilk yerleşik yaşamın 8 bin 500 yıl öncesine uzandığı bir kez daha kanıtlanan Yenikapı buluntularıyla tarih boyu bir megakent olan İstanbul'u, onun kimliği haline gelen hızlı değişimi içinde konumluyor.
Enis Batur'un danışmanlığını, Sevin Okyay'ın yayın koordinatörlüğünü yaptığı 'İstanbul Ansiklopedisi'nde kültür, bilim, sanat, edebiyat, basın dünyasından tanınmış 150'yi aşkın yazar ve fotoğrafçı İstanbul'u özgün anlatımları ve kişisel yakınlıklarıyla tanıtıyor.
Ayşe Kulin'den Hacı Bekir Şekerlemeleri'ni, Ayfer Tunç'tan Sait Faik Abasıyanık'ı, Aydın Boysan'dan Çiçek Pasajı'nı, Avniye Tansuğ'dan Çeşmeler'i, Mehmet Atak'tan Ece Ayhan ve Sevim Burak'ı, Murat Belge'den Siyaset ve İstanbul'u, Baskın Oran'dan Azınlıklar'ı, Masis Kürkçügil'den 6-7 Eylül Olayları'nı, 1 Mayıs 1977'yi ve Troçki'yi, Celal Şengör'den İstanbul'un jeolojisini Ansiklopedi sayfalarında bulmak mümkün.
1010 sayfadan oluşan İstanbul Ansiklopedisi'nde semtlerin, kurumların yanısıra Münevver Ayaşlı, John Freely, Haldun Taner gibi İstanbul'dan etkilenmiş - İstanbul'u etkilemiş isimler de yer alıyor.
Deprem, yangın, salgın hastalıklar gibi kentin sosyoekonomik yaşamını doğrudan etkileyen toplumsal olaylar da İstanbul Ansiklopedisi'nin maddeleri arasında.
İstanbul Ansiklopedisi, tarihöncesinden Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet'e uzanan olaylar, kurumlar, semtler, mimari, doğa, müzik ve gösteri sanatları, mitoloji ve insanlar üzerinden İstanbul'u anlatıyor.
NTV Yayınları'nın 350 maddeden oluşan İstanbul Ansiklopedi'sini benzerlerinden farklı kılan bir başka unsur ise; ilk insana ait izlerin 800 bin yıl öncesine dayandığı Yarımburgaz Mağarası'yla, ilk yerleşik yaşamın 8 bin 500 yıl öncesine uzandığı Yenikapı buluntularıyla, tarih boyu bir megakent olan İstanbul'u, onun kimliği haline gelen hızlı değişimi içinde konumlaması ve üstelik bunları yaparken de İstanbul'un sadece tarihine değil, bugününe de yer veren bir tür sübjektif ansiklopedi olması.
Ansiklopedi'nin önsözünde Enis Batur "Tarih Vakfı"nın ve Reşat Ekrem Koçu'nun kendine has ama yarım kalmış İstanbul ansiklopedilerinin 'hala eskimediklerine' dikkat çekiyor. Baş döndürücü bir hızla kendisini yenileyen İstanbul için, 21. yüzyılın ilk on yılındaki gelişmeleri de göz önünde tutacak bir çalışmanın gerekliliğini belirterek, ansiklopedinin zaman içinde yenilenerek canlı bir organizma halinde tutulacağının altını çiziyor.
İstanbul Ansiklopedisi; tarih öncesinden Bizans'a, Osmanlı ve Cumhuriyet İstanbul'una dönüşürken öznesi olduğu olaylar, sahip olduğu sosyal kurumlar, semtler, mimari, doğa, müzik ve gösteri sanatları, mitoloji ve insanlar üzerinden İstanbul'u anlatan yaklaşık 350 madde içeriyor.
Kültür, bilim, sanat, edebiyat, basın dünyasında tanınmış 150'yi aşkın yazar ve fotoğrafçının özgün anlatım ve kişisel yakınlıklarıyla tanıttıkları İstanbul, İstanbul Ansiklopedisi'nin 1010 sayfasında özel arşiv ve koleksiyonlardan titizlikle seçilen belgeler, tarihsel ve güncel fotoğraflar eşliğinde sunulan bir başvuru kaynağı haline geliyor.
İstanbul Ansiklopedisi; ilk insana ait izlerin 800 bin yıl öncesine dayandığı Yarımburgaz Mağarası'yla, ilk yerleşik yaşamın 8 bin 500 yıl öncesine uzandığı bir kez daha kanıtlanan Yenikapı buluntularıyla tarih boyu bir megakent olan İstanbul'u, onun kimliği haline gelen hızlı değişimi içinde konumluyor.
Enis Batur'un danışmanlığını, Sevin Okyay'ın yayın koordinatörlüğünü yaptığı 'İstanbul Ansiklopedisi'nde kültür, bilim, sanat, edebiyat, basın dünyasından tanınmış 150'yi aşkın yazar ve fotoğrafçı İstanbul'u özgün anlatımları ve kişisel yakınlıklarıyla tanıtıyor.
Ayşe Kulin'den Hacı Bekir Şekerlemeleri'ni, Ayfer Tunç'tan Sait Faik Abasıyanık'ı, Aydın Boysan'dan Çiçek Pasajı'nı, Avniye Tansuğ'dan Çeşmeler'i, Mehmet Atak'tan Ece Ayhan ve Sevim Burak'ı, Murat Belge'den Siyaset ve İstanbul'u, Baskın Oran'dan Azınlıklar'ı, Masis Kürkçügil'den 6-7 Eylül Olayları'nı, 1 Mayıs 1977'yi ve Troçki'yi, Celal Şengör'den İstanbul'un jeolojisini Ansiklopedi sayfalarında bulmak mümkün.
1010 sayfadan oluşan İstanbul Ansiklopedisi'nde semtlerin, kurumların yanısıra Münevver Ayaşlı, John Freely, Haldun Taner gibi İstanbul'dan etkilenmiş - İstanbul'u etkilemiş isimler de yer alıyor.
Deprem, yangın, salgın hastalıklar gibi kentin sosyoekonomik yaşamını doğrudan etkileyen toplumsal olaylar da İstanbul Ansiklopedisi'nin maddeleri arasında.
İstanbul Ansiklopedisi, tarihöncesinden Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet'e uzanan olaylar, kurumlar, semtler, mimari, doğa, müzik ve gösteri sanatları, mitoloji ve insanlar üzerinden İstanbul'u anlatıyor.