Bütün bunlar ve daha neler neler. Hepsi Kaçaklar ve Mülteciler'de. Yazar Katherine Dunn, Portland'da herkesin en az üç yaşamı ve üç kimliği olduğunu söylüyor. Amerika denen memleketteki “en kafayı sıyırmışların” toplandığı Portland'ın sokaklarında, Palahniuk'la birliktek maceradan maceraya koşmaya, şehrin ünlü ünsüz sakinleriyle tanışmaya ne dersiniz? Hiçbir gezi rehberinin size veremeyeceği şeyler var bu kitapta: Biraz tarih; biraz söylence; tekinsiz mekanları, güzel restoranları ve çılgınlıklarıyla capcanlı bir şehrin nabzını tutma olanağı. Her köşe başında rastlayacağınız dost canlısı insanları da cabası.
Kişilere özel garip müzeler de dahil olmak üzere bütün o ilginç mekanlar, her yıl yinelenen tuhaf etkinlikler ve hayalet öyküleri. Şehir merkezinin altındaki kanallarda turlayın. İster homoseksüel ister hetero olun, seks kulüplerini ziyaret edin.
Halihazırda Portland'da kaçaklarla mültecilerin arasında yaşayan Palahniuk, bir elinde fotoğraf makinesiyle şehri bize kare kare gezdirirken, “tarih”, “(öz)yaşam öyküsü” ve “kurmaca” kavramlarını da “yeraltı”ndan gün ışığına çıkarıyor. (Arka kapaktan)
Bütün bunlar ve daha neler neler. Hepsi Kaçaklar ve Mülteciler'de. Yazar Katherine Dunn, Portland'da herkesin en az üç yaşamı ve üç kimliği olduğunu söylüyor. Amerika denen memleketteki “en kafayı sıyırmışların” toplandığı Portland'ın sokaklarında, Palahniuk'la birliktek maceradan maceraya koşmaya, şehrin ünlü ünsüz sakinleriyle tanışmaya ne dersiniz? Hiçbir gezi rehberinin size veremeyeceği şeyler var bu kitapta: Biraz tarih; biraz söylence; tekinsiz mekanları, güzel restoranları ve çılgınlıklarıyla capcanlı bir şehrin nabzını tutma olanağı. Her köşe başında rastlayacağınız dost canlısı insanları da cabası.
Kişilere özel garip müzeler de dahil olmak üzere bütün o ilginç mekanlar, her yıl yinelenen tuhaf etkinlikler ve hayalet öyküleri. Şehir merkezinin altındaki kanallarda turlayın. İster homoseksüel ister hetero olun, seks kulüplerini ziyaret edin.
Halihazırda Portland'da kaçaklarla mültecilerin arasında yaşayan Palahniuk, bir elinde fotoğraf makinesiyle şehri bize kare kare gezdirirken, “tarih”, “(öz)yaşam öyküsü” ve “kurmaca” kavramlarını da “yeraltı”ndan gün ışığına çıkarıyor. (Arka kapaktan)