#smrgKİTABEVİ Kırgız Türklerinde Sınçılık Geleneği ve Kırgız Sınçıları - 2014
Kondisyon:
Yeni
Basıldığı Matbaa:
Salmat Basın
Dizi Adı:
Yayın No: 1114
ISBN-10:
9789751628336
Kargoya Teslim Süresi:
7&15
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
108 s.
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
Bu üründen 1 adet satın alınmıştır.
1199117667
503383
https://www.simurgkitabevi.com/kirgiz-turklerinde-sincilik-gelenegi-ve-kirgiz-sincilari-2014
Kırgız Türklerinde Sınçılık Geleneği ve Kırgız Sınçıları - 2014 #smrgKİTABEVİ
0.00
Sınçılık, gerek Kırgız Türklerinde gerekse diğer Türk boylarında oldukça eski bir geleneği teşkil etmektedir. Yaptığımız araştırmalara göre sınçılar, Kırgız Türklerinde âşıklık geleneğinin günümüzdeki temsilcileri olan akınların, bakşılardan sonraki en eski tipleridir. Yazılı kaynaklara göre, Kırgız Türklerinde sınçılık geleneğinin ilk temsilcileri Tolubay Sınçı (XIV. yy) ile Sançı Sınçı'dır (XIV. yy). Söz konusu sınçıların etrafında çeşitli efsaneler oluşmuş ve bunlar günümüze kadar ulaşabilmiştir. Kültürel açıdan geniş ve zengin Türk coğrafyasında bir meslek olarak teşekkül eden sınçı kavramı kâhin, danışman, insanların ve hayvanların kalitesini tayin eden, hakikati araştıran bilge kişi anlamlarında kullanılmıştır. Tarihî dönemler içerisinde muhtelif Türk boylarında sınçılar, hakikati araştıran ve insan ile hayvanların özelliklerini tayin eden bir meslek erbabı olarak sanatlarını icra etmişler ve geleneklerini yaşatmışlardır. Ayrıca bazı sınçılar etrafında efsaneler yaratılmıştır. Sınçılık sonradan değil, doğuştan kazanılan bir vasıf olup bu mesleğin icracıları çok akıllı ve iyi bir belagata sahiptirler. Köroğlu Destanının muhtelif Türk boylarına ait rivayetlerinde sınçılık geleneğine ve bu geleneğin temsilcilerine rastlamaktayız. Söz konusu geleneğin temsilcileri olarak Kazak Türklerinde Köroğlu'nun babası Ravşan Bey'i ve dedesi Tolubay'ı; Özbek Türklerinde Köroğlu'nun babası Ravşan Beyi ve dedesi Tolubay'ı; Türkmenlerde Köroğlu'nun dedesi Cıgalı Beyi görmekteyiz. Destanda sınçıların özellikle, iki hususiyeti ön plâna çıkmaktadır. Birincisi, atlardan çok iyi anlamaları ve bu yüzden beylerin yanında danışman olmaları; ikincisi ise geçmişten ve gelecekten haber vermeleridir. Kırgız Türklerinin en ünlü sınçısı olan Tolubay Sınçı etrafında teşekkül eden hikâyenin çekirdek vakası ile Köroğlu Destanının Anadolu rivayetinin çekirdek vakasının aynı olduğunu söyleyebiliriz. Arka plânında derin manalar taşıyan ve nesilden nesile, ağızdan ağıza dolaşarak günümüze kadar gelip hâlâ ilk söylenildiği gün kadar güzelliğini koruyan sözler söylemek, bilgi birikimi ve yetenek gerektiren bir iştir. Böyle sanatkârâne işleri yapan kimselere değişik Türk boylarında çeçen/şeşen/sesen adı verilmiştir (Özkan 2000: 611). Bu unvana sahip insanlar, ozanlık, sınçılık, hanlık, hatiplik gibi özellikleri olan bilge ve dilin bütün inceliklerine hakim, halk arasında saygınlığı olan kişilerdir.
Sınçılık, gerek Kırgız Türklerinde gerekse diğer Türk boylarında oldukça eski bir geleneği teşkil etmektedir. Yaptığımız araştırmalara göre sınçılar, Kırgız Türklerinde âşıklık geleneğinin günümüzdeki temsilcileri olan akınların, bakşılardan sonraki en eski tipleridir. Yazılı kaynaklara göre, Kırgız Türklerinde sınçılık geleneğinin ilk temsilcileri Tolubay Sınçı (XIV. yy) ile Sançı Sınçı'dır (XIV. yy). Söz konusu sınçıların etrafında çeşitli efsaneler oluşmuş ve bunlar günümüze kadar ulaşabilmiştir. Kültürel açıdan geniş ve zengin Türk coğrafyasında bir meslek olarak teşekkül eden sınçı kavramı kâhin, danışman, insanların ve hayvanların kalitesini tayin eden, hakikati araştıran bilge kişi anlamlarında kullanılmıştır. Tarihî dönemler içerisinde muhtelif Türk boylarında sınçılar, hakikati araştıran ve insan ile hayvanların özelliklerini tayin eden bir meslek erbabı olarak sanatlarını icra etmişler ve geleneklerini yaşatmışlardır. Ayrıca bazı sınçılar etrafında efsaneler yaratılmıştır. Sınçılık sonradan değil, doğuştan kazanılan bir vasıf olup bu mesleğin icracıları çok akıllı ve iyi bir belagata sahiptirler. Köroğlu Destanının muhtelif Türk boylarına ait rivayetlerinde sınçılık geleneğine ve bu geleneğin temsilcilerine rastlamaktayız. Söz konusu geleneğin temsilcileri olarak Kazak Türklerinde Köroğlu'nun babası Ravşan Bey'i ve dedesi Tolubay'ı; Özbek Türklerinde Köroğlu'nun babası Ravşan Beyi ve dedesi Tolubay'ı; Türkmenlerde Köroğlu'nun dedesi Cıgalı Beyi görmekteyiz. Destanda sınçıların özellikle, iki hususiyeti ön plâna çıkmaktadır. Birincisi, atlardan çok iyi anlamaları ve bu yüzden beylerin yanında danışman olmaları; ikincisi ise geçmişten ve gelecekten haber vermeleridir. Kırgız Türklerinin en ünlü sınçısı olan Tolubay Sınçı etrafında teşekkül eden hikâyenin çekirdek vakası ile Köroğlu Destanının Anadolu rivayetinin çekirdek vakasının aynı olduğunu söyleyebiliriz. Arka plânında derin manalar taşıyan ve nesilden nesile, ağızdan ağıza dolaşarak günümüze kadar gelip hâlâ ilk söylenildiği gün kadar güzelliğini koruyan sözler söylemek, bilgi birikimi ve yetenek gerektiren bir iştir. Böyle sanatkârâne işleri yapan kimselere değişik Türk boylarında çeçen/şeşen/sesen adı verilmiştir (Özkan 2000: 611). Bu unvana sahip insanlar, ozanlık, sınçılık, hanlık, hatiplik gibi özellikleri olan bilge ve dilin bütün inceliklerine hakim, halk arasında saygınlığı olan kişilerdir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.