#smrgKİTABEVİ Kirlendik - 2024

Editör:
Hatice Dökmen
Kondisyon:
Yeni
Sunuş / Önsöz / Sonsöz / Giriş:
Basıldığı Matbaa:
Deniz Ofset
Dizi Adı:
Edebiyat
ISBN-10:
6256608733
Kargoya Teslim Süresi:
3&6
Hazırlayan:
Cilt:
Amerikan Cilt
Stok Kodu:
1199223258
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
136
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Enso
Dili:
Türkçe
Kategori:
indirimli
91,00
Havale/EFT ile: 88,27
Siparişiniz 3&6 iş günü arasında kargoda
1199223258
611901
Kirlendik -        2024
Kirlendik - 2024 #smrgKİTABEVİ
91.00
“Kan davası yerine aşk davası olsa da, herkes birbirini öldüresiye sevse.” – Özdemir Asaf * “Kirlendik be Mansur. Ne gülüşümüz çocukluk gülüşleri kadar sahici, ne biz, ne de eşimiz dostumuz maskesiz. Çocuk yüreklerimiz kirlendi farkında mısın?” Sahi ne zaman kirlendik tam olarak? Bu topraklarda yersiz yurtsuz ve aidiyetsiz hissedişimiz tam olarak nasıl başladı? Hangi ara kaybettik renklerimizi, sıkı sıkıya bağlı olduğumuz köklerimizden ne zaman koparıldık? Belki de kendimize hatırlatmamız gereken bir şeyler vardır. Ne dersiniz, hafızanızı tazelemeye hazır mısınız? Erdal Bila, hayatın tam ortasından seslendiği öykülerle birey ve toplumun kirli gerçeğini yüzümüze bir tokat gibi çarpıyor. Satır aralarında ise farklı yaşamlar yeşertip büyütüyor. Aynı topraklara kök salmış biz insanoğulları ise öykülerde mutlaka kendinden bir parça buluyor ya da bir parçasını öykülerin en derin boşluğuna bırakıyor.
“Kan davası yerine aşk davası olsa da, herkes birbirini öldüresiye sevse.” – Özdemir Asaf * “Kirlendik be Mansur. Ne gülüşümüz çocukluk gülüşleri kadar sahici, ne biz, ne de eşimiz dostumuz maskesiz. Çocuk yüreklerimiz kirlendi farkında mısın?” Sahi ne zaman kirlendik tam olarak? Bu topraklarda yersiz yurtsuz ve aidiyetsiz hissedişimiz tam olarak nasıl başladı? Hangi ara kaybettik renklerimizi, sıkı sıkıya bağlı olduğumuz köklerimizden ne zaman koparıldık? Belki de kendimize hatırlatmamız gereken bir şeyler vardır. Ne dersiniz, hafızanızı tazelemeye hazır mısınız? Erdal Bila, hayatın tam ortasından seslendiği öykülerle birey ve toplumun kirli gerçeğini yüzümüze bir tokat gibi çarpıyor. Satır aralarında ise farklı yaşamlar yeşertip büyütüyor. Aynı topraklara kök salmış biz insanoğulları ise öykülerde mutlaka kendinden bir parça buluyor ya da bir parçasını öykülerin en derin boşluğuna bırakıyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat