Diamant, antik dünyanın kervanlannı, çobanlarını, çiftçilerini, ebelerini, kölelerini ve zanaatkârlannı capcanlı gözümüzün önüne getiriyor...
Diamant'ın Dina'sı, zamanın ötesinde bir sürekliliği olan bir hikâyenin, insanın ilgisini canlı tutan anlatıcısı." -Merle Rubin, Christian Science Monitor
"Kırmızı Çadır sürükleyici bir roman. Müthiş bir incelikle yazılmış bu gerçekçi, tutkulu hikâye, en basit ifadeyle, keyifle okunacak bir roman sunuyor." -Jane Redmont, National Catholic Reporter
Adı Dina. Hayatı, Kutsal Kitap'taki Varoluş Hikâyesinde, babası Yakub ve onun on iki oğlunu anlatan daha bilindik bölümler arasında kısacık geçilmiş, üstü kapalı anlatılmış. Dina'nın ağzından anlatılan bu roman, eski dünyanın kadınlarının gelenek ve heyecanlarını -kırmızı çadırdaki dünyayı- gözler önüne seriyor. Roman, annelerinin, Yakub'un dört karısının hikayesiyle başlıyor. -Lea, Rahel, Zilpa ve Bilha. Onlar Dina'yı seviyorlar ve ona, çalışkan bir genç kız olarak, ebelik yapmasını ve yabancı topraklarda ayakta kalmasını sağlayacak yetenekler bahşediyorlar. Dina'nın hikâyesi tarihin ilk dönemlerinden başlıyor, samimî ve hızlı bir bağ kuruyor.
Derinden etkileyerek, Kırmızı Çadır, zengin hikâye anlatma gücünü modern bir kurguyla bağlıyor ve bize, kutsal kadınlar birliğine yeni bir bakış açısı sunuyor. (Arka kapaktan)
Diamant, antik dünyanın kervanlannı, çobanlarını, çiftçilerini, ebelerini, kölelerini ve zanaatkârlannı capcanlı gözümüzün önüne getiriyor...
Diamant'ın Dina'sı, zamanın ötesinde bir sürekliliği olan bir hikâyenin, insanın ilgisini canlı tutan anlatıcısı." -Merle Rubin, Christian Science Monitor
"Kırmızı Çadır sürükleyici bir roman. Müthiş bir incelikle yazılmış bu gerçekçi, tutkulu hikâye, en basit ifadeyle, keyifle okunacak bir roman sunuyor." -Jane Redmont, National Catholic Reporter
Adı Dina. Hayatı, Kutsal Kitap'taki Varoluş Hikâyesinde, babası Yakub ve onun on iki oğlunu anlatan daha bilindik bölümler arasında kısacık geçilmiş, üstü kapalı anlatılmış. Dina'nın ağzından anlatılan bu roman, eski dünyanın kadınlarının gelenek ve heyecanlarını -kırmızı çadırdaki dünyayı- gözler önüne seriyor. Roman, annelerinin, Yakub'un dört karısının hikayesiyle başlıyor. -Lea, Rahel, Zilpa ve Bilha. Onlar Dina'yı seviyorlar ve ona, çalışkan bir genç kız olarak, ebelik yapmasını ve yabancı topraklarda ayakta kalmasını sağlayacak yetenekler bahşediyorlar. Dina'nın hikâyesi tarihin ilk dönemlerinden başlıyor, samimî ve hızlı bir bağ kuruyor.
Derinden etkileyerek, Kırmızı Çadır, zengin hikâye anlatma gücünü modern bir kurguyla bağlıyor ve bize, kutsal kadınlar birliğine yeni bir bakış açısı sunuyor. (Arka kapaktan)