Bulgakov'un 1925'te yazdığı bu roman, ancak ölümünden sonra Batı'da 1968'de SSCB'de ise 1987'de yayınlanabilmiştir. Bu kitap ister absürd bir komedi, isterse Ekim 1917 Rus Devrimi'nin hedeflerini anlatan kara mizah tarzında bir anlatı olarak okunabilir: geçmişten etkilenmemiş, küçük burjuva zihin yapısına sahip olmayan yeni bir insan türü yaratmak.. Kafka'nın Metamorfozuna ve Frankestein'ın hikayesine benzetilen bu roman, Bulgakov'un sürrealist mizah dehasını gözler önüne seriyor..
Bulgakov'un 1925'te yazdığı bu roman, ancak ölümünden sonra Batı'da 1968'de SSCB'de ise 1987'de yayınlanabilmiştir. Bu kitap ister absürd bir komedi, isterse Ekim 1917 Rus Devrimi'nin hedeflerini anlatan kara mizah tarzında bir anlatı olarak okunabilir: geçmişten etkilenmemiş, küçük burjuva zihin yapısına sahip olmayan yeni bir insan türü yaratmak.. Kafka'nın Metamorfozuna ve Frankestein'ın hikayesine benzetilen bu roman, Bulgakov'un sürrealist mizah dehasını gözler önüne seriyor..