Türk Kültürüne Hizmet Vakfı Başkanı Şerafettin Yılmaz da vakıf olarak ismini taşıdıkları Türk kültürüne layık eserler vermeye çalıştıklarını belirtti. İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olarak belirlenmesiyle vakıf olarak “İstanbul için ne yapabiliriz?” arayışına girdiklerini ifade eden Yılmaz, kitabın da bu arayışın sonucunda ortaya çıktığını bildirdi. Yılmaz, “İstanbul'u bugüne kadar ele alınmamış şekliyle ele almak ve anlatılmamış bir İstanbul hikayesi anlatmak istedik” dedi.
Yakın zamana kadar İstanbul'un tarihinin 2 bin 700 yıl öncesine kadar uzandığını, ancak Marmaray kazıları ile 8 bin 500 yıl öncesine dayanan bulguların ortaya çıkarıldığını anlatan Yılmaz, bazı ifadelere göre kentte 400-600 bin yıl öncesine giden bulgular bulunduğunu kaydetti. İstanbul'da kazı yapılamadığını ve tarihinin katmanlar altında yattığını belirten Yılmaz, kitapta kentin bilinen 8 bin 500 yıllık tarihinin bugüne kadar anlatılmamış hikayesinin anlatıldığını söyledi.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Genel Sekreteri Yılmaz Kurt da asırlarca çeşitli kültürlere başkentlik yapmış İstanbul'un bu özelliğinin 2010 yılının Avrupa Kültür Başkenti olarak ilan edilmesiyle yeniden keşfedildiğini kaydetti. Ajans olarak bu yıl yaklaşık 600 proje kapsamında 10 bine yaklaşan çeşitli etkinlikler gerçekleştirildiğini anlatan Yılmaz, “Avrupa Kültür Başkenti, 1984 yılından bu yana vurgulanan ve Avrupa'nın birçok şehrinin kullandığı bir unvan. Ancak hiçbir Avrupa şehrinde 2010 yılında İstanbul'da olduğu kadar kullanılmamıştır. İstanbul sayesinde bu ünvanın daha da zenginleştiğini ve güç kazandığını düşünüyorum” diye konuştu.
Konusunda uzman ilim adamlarınca yazılmış 72 ana başlık bulunan eserde bini aşkın özel fotoğraf yer alıyor. “Tarih Öncesinden Roma Dönemine İstanbul”, “Doğu Roma (Bizans) Döneminde İstanbul”, “Osmanlı Döneminde İstanbul” ve “Cumhuriyet Döneminde İstanbul” olmak üzere 4 ana başlık altında yazılan eserde tarih öncesi çağlardan Roma dönemine kadar uzanan süreçte İstanbul'un kuruluşu, ilk yerleşimler, stratejik konumu, siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel yapısı, Bizans İmparatorluğu döneminde İstanbul kuşatmaları, darphaneleri, mimarisi, eğitim, hukuk ve ticaret sistemi ele alınıyor.
Osmanlı dönemindeki İstanbul'da kentin Osmanlı-Türk şehri olarak yeniden inşası, mimarisi, planlama süreci, kent dokusunun gelişimi, yeni sosyal yapının ortaya çıkışı, ilim hayatı, edebiyat, dini ve mistik hayat, sosyal yardım müesseseleri, sarayları, merasimleri, sağlık kurumları, yeme içme kültürü gibi konular gün ışığına çıkarıldı.
Eserin son bölümü olan Cumhuriyet dönemindeki İstanbul'da ise kentin iktisadi ve sanayi durumu, eğitim profilleri, sosyo-mekansal farklılaşması, yönetimi, idari yapılanması, koruma planlaması, kentsel dönüşümü, yeni semtler ve mahallelerin ortaya çıkışı, kültür ve sanatı ele alınıyor. - Hürriyet Kampüs
Türk Kültürüne Hizmet Vakfı Başkanı Şerafettin Yılmaz da vakıf olarak ismini taşıdıkları Türk kültürüne layık eserler vermeye çalıştıklarını belirtti. İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olarak belirlenmesiyle vakıf olarak “İstanbul için ne yapabiliriz?” arayışına girdiklerini ifade eden Yılmaz, kitabın da bu arayışın sonucunda ortaya çıktığını bildirdi. Yılmaz, “İstanbul'u bugüne kadar ele alınmamış şekliyle ele almak ve anlatılmamış bir İstanbul hikayesi anlatmak istedik” dedi.
Yakın zamana kadar İstanbul'un tarihinin 2 bin 700 yıl öncesine kadar uzandığını, ancak Marmaray kazıları ile 8 bin 500 yıl öncesine dayanan bulguların ortaya çıkarıldığını anlatan Yılmaz, bazı ifadelere göre kentte 400-600 bin yıl öncesine giden bulgular bulunduğunu kaydetti. İstanbul'da kazı yapılamadığını ve tarihinin katmanlar altında yattığını belirten Yılmaz, kitapta kentin bilinen 8 bin 500 yıllık tarihinin bugüne kadar anlatılmamış hikayesinin anlatıldığını söyledi.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Genel Sekreteri Yılmaz Kurt da asırlarca çeşitli kültürlere başkentlik yapmış İstanbul'un bu özelliğinin 2010 yılının Avrupa Kültür Başkenti olarak ilan edilmesiyle yeniden keşfedildiğini kaydetti. Ajans olarak bu yıl yaklaşık 600 proje kapsamında 10 bine yaklaşan çeşitli etkinlikler gerçekleştirildiğini anlatan Yılmaz, “Avrupa Kültür Başkenti, 1984 yılından bu yana vurgulanan ve Avrupa'nın birçok şehrinin kullandığı bir unvan. Ancak hiçbir Avrupa şehrinde 2010 yılında İstanbul'da olduğu kadar kullanılmamıştır. İstanbul sayesinde bu ünvanın daha da zenginleştiğini ve güç kazandığını düşünüyorum” diye konuştu.
Konusunda uzman ilim adamlarınca yazılmış 72 ana başlık bulunan eserde bini aşkın özel fotoğraf yer alıyor. “Tarih Öncesinden Roma Dönemine İstanbul”, “Doğu Roma (Bizans) Döneminde İstanbul”, “Osmanlı Döneminde İstanbul” ve “Cumhuriyet Döneminde İstanbul” olmak üzere 4 ana başlık altında yazılan eserde tarih öncesi çağlardan Roma dönemine kadar uzanan süreçte İstanbul'un kuruluşu, ilk yerleşimler, stratejik konumu, siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel yapısı, Bizans İmparatorluğu döneminde İstanbul kuşatmaları, darphaneleri, mimarisi, eğitim, hukuk ve ticaret sistemi ele alınıyor.
Osmanlı dönemindeki İstanbul'da kentin Osmanlı-Türk şehri olarak yeniden inşası, mimarisi, planlama süreci, kent dokusunun gelişimi, yeni sosyal yapının ortaya çıkışı, ilim hayatı, edebiyat, dini ve mistik hayat, sosyal yardım müesseseleri, sarayları, merasimleri, sağlık kurumları, yeme içme kültürü gibi konular gün ışığına çıkarıldı.
Eserin son bölümü olan Cumhuriyet dönemindeki İstanbul'da ise kentin iktisadi ve sanayi durumu, eğitim profilleri, sosyo-mekansal farklılaşması, yönetimi, idari yapılanması, koruma planlaması, kentsel dönüşümü, yeni semtler ve mahallelerin ortaya çıkışı, kültür ve sanatı ele alınıyor. - Hürriyet Kampüs