#smrgKİTABEVİ Marco Polo -
Bakış açısı sınırlı bir yeniyetme olarak yola çıkan Marco Polo; gezdiği yerlerde türlü türlü coğrafya ve iklimlerle, çeşit çeşit kavim ve dillerle, çoğu kendisine tuhaf gelen farklı iman ve ibadetlerle, garipsediği gelenek ve göreneklerle karşılaştı. Dünyanın en gelişkin toplumunu yaratan incelikli Çinlilerle; başlarının üstündeki mavi gökyüzüne, ayaklarının altındaki kara toprağa tapan iyimser ve savaşçı Moğollarla tanıştıkça; en çok da tüm dinlerin, dillerin ve hayat tarzlarının egemeni olarak hepsini hoş tutmaya çalışan, yönetiminde hepsine görev veren Kubilay Han'la teşrikimesai ettikçe olgunlaştı, zenginleşti.
Olgun ve zengin bir adam olarak yirmi dört yıl sonra memleketine döndüğünde karşılaştığı macera romanları yazarı; Pisalı Rustichello'ya yaşadıklarını ve gördüklerini anlattı. Karşısındaki malzemenin büyüklüğünü hemen kavrayan Rustichello, Marco Polo'nun anlattıklarını kaleme aldı.
Ortaya çıkan kitap, ortaçağın son demlerini süren Avrupalılar için o kadar inanılmazdı ki uydurma sayıldı, görmezden gelindi. Ancak tarih, eninde sonunda onu hatırlayacak ve Marco Polo, yüzyıllar içinde Batılıların Asya ve Çin'le ilgili yargılarının değişmesine en büyük katkıyı yapacaktı. Nitekim modern çağda yapılan bilimsel araştırmalar, kitabın uydurma olmadığını kanıtladı.
Bakış açısı sınırlı bir yeniyetme olarak yola çıkan Marco Polo; gezdiği yerlerde türlü türlü coğrafya ve iklimlerle, çeşit çeşit kavim ve dillerle, çoğu kendisine tuhaf gelen farklı iman ve ibadetlerle, garipsediği gelenek ve göreneklerle karşılaştı. Dünyanın en gelişkin toplumunu yaratan incelikli Çinlilerle; başlarının üstündeki mavi gökyüzüne, ayaklarının altındaki kara toprağa tapan iyimser ve savaşçı Moğollarla tanıştıkça; en çok da tüm dinlerin, dillerin ve hayat tarzlarının egemeni olarak hepsini hoş tutmaya çalışan, yönetiminde hepsine görev veren Kubilay Han'la teşrikimesai ettikçe olgunlaştı, zenginleşti.
Olgun ve zengin bir adam olarak yirmi dört yıl sonra memleketine döndüğünde karşılaştığı macera romanları yazarı; Pisalı Rustichello'ya yaşadıklarını ve gördüklerini anlattı. Karşısındaki malzemenin büyüklüğünü hemen kavrayan Rustichello, Marco Polo'nun anlattıklarını kaleme aldı.
Ortaya çıkan kitap, ortaçağın son demlerini süren Avrupalılar için o kadar inanılmazdı ki uydurma sayıldı, görmezden gelindi. Ancak tarih, eninde sonunda onu hatırlayacak ve Marco Polo, yüzyıllar içinde Batılıların Asya ve Çin'le ilgili yargılarının değişmesine en büyük katkıyı yapacaktı. Nitekim modern çağda yapılan bilimsel araştırmalar, kitabın uydurma olmadığını kanıtladı.