Hiç Düşündünüz mü ?!
Bir cinayet şebekesi ülkemizde kol geziyor…
Kim bunlar ?!.. Kim ?!.. Kimden destek almakta, kimlerin koruyucu kanatları altında körpe vücutlara kurşun yağdırmaktadır ? Her şeye alıştı toplum. Kimseden ses çıkmıyor. ‘‘Yüreklerin kulakları sağır'' belki de. … Bu vurdumduymazlık böylesine sürüp durursa, göreceksiniz, kanlı cinayetler toplumun başka kesimlerine de sıçrayacak. Katil çeteleri, namlularını aydınlara çevirecek bundan sonra; gazetecilere, yazarlara ve politacılara çevirecek. Yasanın susup, namlunun konuştuğu günlerde yaşıyoruz. Yok, hesap soran yok ki !..
...Neden öldürülüyor bu insanlar?..
Böyle genç yaşlarında, böyle kurşunlanarak... Yazık değil mi? Söyleyin, yazık değil mi?!! Bu kan bizim kanımız, bu can bizim canımız... Namluların konuştuğu yerde, belki bir süre vicdanlar da, yasalar da susturulabilir. Fakat bir gün vicdanlar da yasalar da konuşursa, o namluların içinde sadece katil çetelerinin kimlik kartları çıkar. Kanlı mezar taşları bir gün ayaklanır ve birer tokat gibi katillerin yüzlerine fırlatılır. Ve o kaldırımlar, o kanlı kaldırımlar, kirli ayak izlerini hep üzerlerinde taşırlar. Silinmez o lekeler... Döktükleri kanların içinde bir gün boğulacaklardır. Bir gün mutlaka...'' - Uğur Mumcu, Cumhuriyet, 28 Aralık 1975
Hiç Düşündünüz mü ?!
Bir cinayet şebekesi ülkemizde kol geziyor…
Kim bunlar ?!.. Kim ?!.. Kimden destek almakta, kimlerin koruyucu kanatları altında körpe vücutlara kurşun yağdırmaktadır ? Her şeye alıştı toplum. Kimseden ses çıkmıyor. ‘‘Yüreklerin kulakları sağır'' belki de. … Bu vurdumduymazlık böylesine sürüp durursa, göreceksiniz, kanlı cinayetler toplumun başka kesimlerine de sıçrayacak. Katil çeteleri, namlularını aydınlara çevirecek bundan sonra; gazetecilere, yazarlara ve politacılara çevirecek. Yasanın susup, namlunun konuştuğu günlerde yaşıyoruz. Yok, hesap soran yok ki !..
...Neden öldürülüyor bu insanlar?..
Böyle genç yaşlarında, böyle kurşunlanarak... Yazık değil mi? Söyleyin, yazık değil mi?!! Bu kan bizim kanımız, bu can bizim canımız... Namluların konuştuğu yerde, belki bir süre vicdanlar da, yasalar da susturulabilir. Fakat bir gün vicdanlar da yasalar da konuşursa, o namluların içinde sadece katil çetelerinin kimlik kartları çıkar. Kanlı mezar taşları bir gün ayaklanır ve birer tokat gibi katillerin yüzlerine fırlatılır. Ve o kaldırımlar, o kanlı kaldırımlar, kirli ayak izlerini hep üzerlerinde taşırlar. Silinmez o lekeler... Döktükleri kanların içinde bir gün boğulacaklardır. Bir gün mutlaka...'' - Uğur Mumcu, Cumhuriyet, 28 Aralık 1975