İstanbul'a dönünde bir sandık dolduracak kadar hacim tutan bu krokileri, notları ve yazıları Emin Cenkmen bize getirdi. O sırada harbin en güç yılları içinde bulunmamıza rağmen, sadece bir memleket aşkiyle, ecnebi kaynaklardan gerçekten dev gayretiyle ve genç arzularla toplanmış olan bu materyali öylece bırakmaya gönlümüz yatmadı. Bu materyelle meşgul olmaya karar verdik.
Bizi böyle bir karara vardıran sadece bu başlamış ve bir hayli ilerlemiş mesai değildi. Tarihimiz için, batı okullarında olduğu gibi, ders levhaları hazırladığımız zaman eski kıyafetlerin iyice bilinmemesi bakımından büyük güçlükterle karşılaşmıştık. Bu güçlükler sahne bakımından, resim ve heykel bakımından bizde yeni uyanmaya başlayan filmcilik bakımından da her zaman kendini hissettiriyordu. Cenkmen'in başladığı işin yürümesi ve hazırlanmasına, bu bakımdan biz de, mümkün olduğu Ölçüde tamamlanmasına çalıştık. Türkiye kütüphanelerinde ve müzelerimizde yapılan çalışmalarla ve gene genç ressam arkadaşların yardımıyla bir kaç bin kıyafet belirli hale geldi.
Bu kıyafetlerden orduya ait olanlar büyük bir gurup teşkil etti. Bunlara ait izahlar ve bilgiler de daha tamam bir vaziyette idi. Bununla beraber bu kısmı ileriki ciltlere bırakmayı uygun gördük. Çünkü bu kısma ait bir takım kıyafetler muhtasar şekilde de olsa, birkaç defa basılmıştı. Gerçekten, Osmanlı sarayı, sadece kıyafetler bakımından değil, teşkilatı merasimleri, nizamları, çeşitli memurlukları ve işleyişi bakımından da müstesna mevkie maliktir. (Önsözden)
İstanbul'a dönünde bir sandık dolduracak kadar hacim tutan bu krokileri, notları ve yazıları Emin Cenkmen bize getirdi. O sırada harbin en güç yılları içinde bulunmamıza rağmen, sadece bir memleket aşkiyle, ecnebi kaynaklardan gerçekten dev gayretiyle ve genç arzularla toplanmış olan bu materyali öylece bırakmaya gönlümüz yatmadı. Bu materyelle meşgul olmaya karar verdik.
Bizi böyle bir karara vardıran sadece bu başlamış ve bir hayli ilerlemiş mesai değildi. Tarihimiz için, batı okullarında olduğu gibi, ders levhaları hazırladığımız zaman eski kıyafetlerin iyice bilinmemesi bakımından büyük güçlükterle karşılaşmıştık. Bu güçlükler sahne bakımından, resim ve heykel bakımından bizde yeni uyanmaya başlayan filmcilik bakımından da her zaman kendini hissettiriyordu. Cenkmen'in başladığı işin yürümesi ve hazırlanmasına, bu bakımdan biz de, mümkün olduğu Ölçüde tamamlanmasına çalıştık. Türkiye kütüphanelerinde ve müzelerimizde yapılan çalışmalarla ve gene genç ressam arkadaşların yardımıyla bir kaç bin kıyafet belirli hale geldi.
Bu kıyafetlerden orduya ait olanlar büyük bir gurup teşkil etti. Bunlara ait izahlar ve bilgiler de daha tamam bir vaziyette idi. Bununla beraber bu kısmı ileriki ciltlere bırakmayı uygun gördük. Çünkü bu kısma ait bir takım kıyafetler muhtasar şekilde de olsa, birkaç defa basılmıştı. Gerçekten, Osmanlı sarayı, sadece kıyafetler bakımından değil, teşkilatı merasimleri, nizamları, çeşitli memurlukları ve işleyişi bakımından da müstesna mevkie maliktir. (Önsözden)