1199107019
492779
https://www.simurgkitabevi.com/osmanlica-sanizade-tarihi-4-cilt-takim
OSMANLICA: Şanizade Tarihi 4 Cilt [ Takım ] - #smrgSAHAF
0.00
1 9. yüzyılın önde gelen hekimlerinden Şânizâde Atâullah Efendi, 1771'de İstanbul'da doğmuş ve tıp medresesinden diplomasını aldıktan sonra, Mühendishâne'ye devam etmiştir. Değişik görevlerinin yanı sıra, Sultan II. Mahmud zamanında, 1808 ve 1821 tarihleri arasında tarih yazıcılığı görevinde de bulunmuştur. Şânizâde'nin bu tarihler arasında cereyan eden olayları aktaran ve Şânizâde Tarihi adıyla bilinen dört ciltlik bir eseri vardır. Burada tarih bilimini, mukaddes tarih (genellikle dini olaylarla ilgilidir) ve genel tarih (çeşitli ülkelerin siyasi durumu, sosyal yapıları ve buralardaki olaylarla ilgilidir) olarak iki ana dala ayırmıştır. Tarihin başlangıcını M.Ö. 400'lere kadar götüren Şânizâde, tarih yazarken belgelere dayanmak gerektiğini, ancak bu konuda tarihçilerin pek de şanslı olmadığını belirtir; çünkü insanların pek azı okuryazar olduklarından tarihi belge niteliğindeki malzemeler kısıtlıdır. Şânizâde, tarih yazmanın zorluğunun sadece belge sağlamakla sınırlı olmadığını da belirtmiştir; ona göre aynı zamanda iyi bir tarihçinin "aciz ve kusurlu değil, akıllı ve hüner sahibi olması gerekir."
1 9. yüzyılın önde gelen hekimlerinden Şânizâde Atâullah Efendi, 1771'de İstanbul'da doğmuş ve tıp medresesinden diplomasını aldıktan sonra, Mühendishâne'ye devam etmiştir. Değişik görevlerinin yanı sıra, Sultan II. Mahmud zamanında, 1808 ve 1821 tarihleri arasında tarih yazıcılığı görevinde de bulunmuştur. Şânizâde'nin bu tarihler arasında cereyan eden olayları aktaran ve Şânizâde Tarihi adıyla bilinen dört ciltlik bir eseri vardır. Burada tarih bilimini, mukaddes tarih (genellikle dini olaylarla ilgilidir) ve genel tarih (çeşitli ülkelerin siyasi durumu, sosyal yapıları ve buralardaki olaylarla ilgilidir) olarak iki ana dala ayırmıştır. Tarihin başlangıcını M.Ö. 400'lere kadar götüren Şânizâde, tarih yazarken belgelere dayanmak gerektiğini, ancak bu konuda tarihçilerin pek de şanslı olmadığını belirtir; çünkü insanların pek azı okuryazar olduklarından tarihi belge niteliğindeki malzemeler kısıtlıdır. Şânizâde, tarih yazmanın zorluğunun sadece belge sağlamakla sınırlı olmadığını da belirtmiştir; ona göre aynı zamanda iyi bir tarihçinin "aciz ve kusurlu değil, akıllı ve hüner sahibi olması gerekir."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.