Zaman zaman içinde, akıl saman içinde, mavi evin eşiğinde annem beni beşiğinde türkülerle, şiirlerle ninnileyip tıngır mıngır sallarken pek bir yaman biçimde... Dünyanın bir bucağında küçücük bir ada, bu adada yemyeşil bir orman ve ormanın içinde binlerce minicik canlı varmış. Bu canlılar arasında iğne deliği büyüklüğünde ufacık bir yumurta da yaşarmış. Güneşli bir bahar sabahı yumurta çıt diye açılmış. İçinde çok şirin bir tırtıl çıkmış. Tırtıl çok kısa zamanda büyümüş, gelişmiş. Çok ama çok güzel bir kelebek olmuş. Minik kelebeğin sapsarı kanatları varmış. Kanatlarının üzerinde ibrişimden dokunmuş gibi pırıltılı mor koyusu benekler ışıldarmış. Aynı renkte göz alıcı bir pırıltı kanatlarını çevreliyormuş. (Kitaptan)
Zaman zaman içinde, akıl saman içinde, mavi evin eşiğinde annem beni beşiğinde türkülerle, şiirlerle ninnileyip tıngır mıngır sallarken pek bir yaman biçimde... Dünyanın bir bucağında küçücük bir ada, bu adada yemyeşil bir orman ve ormanın içinde binlerce minicik canlı varmış. Bu canlılar arasında iğne deliği büyüklüğünde ufacık bir yumurta da yaşarmış. Güneşli bir bahar sabahı yumurta çıt diye açılmış. İçinde çok şirin bir tırtıl çıkmış. Tırtıl çok kısa zamanda büyümüş, gelişmiş. Çok ama çok güzel bir kelebek olmuş. Minik kelebeğin sapsarı kanatları varmış. Kanatlarının üzerinde ibrişimden dokunmuş gibi pırıltılı mor koyusu benekler ışıldarmış. Aynı renkte göz alıcı bir pırıltı kanatlarını çevreliyormuş. (Kitaptan)