^#smrgSAHAF Sarışın Bir Kurt Atatürk -

Atatürk'ün bilinmeyen fotoğraflarından oluşan Sarışın Bir Kurt adlı fotoğraf sergisi, İstanbul Ticaret Odasısı'nın (İTO) 125. kuruluş yılı vesilesiyle, İTO ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ortaklığında, yarın İstanbul Taksim Metrosu'nda açılıyor. Sergi, gazeteci kökenli yazar ve çevirmen Fahri Özdemir ve Kırmızı Yayınları'nın 2 bin 500 adetlik bilinmeyen Atatürk fotoğrafları koleksiyonundan yararlanılarak hazırlandı. Bu geniş koleksiyon, Fahri Özdemir'in 33 yıllık çalışmasının eseri. Özdemir, çoğu Atatürk'ün bilinmeyen fotoğraflarından oluşan bu koleksiyonu, çeşitli müzayedelerden, birtakım özel koleksiyonlardan ve yurtdışından fotoğraflar alarak oluşturmuş. Kendisi, bu fotoğrafları toplamanın ve daha sonra onları korumanın da zor bir iş olduğunu belirtiyor ve "Benim koleksiyonum herkese açıktır ama ticari amaçla kullanılmaması şartıyla," diyor. "Milliyetçi bir ruhla mı bu koleksiyonu oluşturdunuz?" diye soruyoruz, Özdemir şöyle yanıtlıyor: "Ulusalcı bir yaklaşımla yapıyorum bu işi. Milliyetçi demiyorum, çünkü ortada pek çok sahte Atatürkçü var. O yüzden ben kendime milliyetçi değil ulusalcı diyorum." Özdemir, Atatürk fotoğraflarının yanı sıra Kurtuluş Savaşı fotoğraflarını ve Yahya Kemal'den Namık Kemal'e kadar şairlerin el yazılarını da topluyor.

Ne zaman Atatürk fotoğraflarından söz edilse, önüme bir albüm konulsa gördüklerime bir daha bakmak korkusu sarar içimi. Çünkü sunulan albümlerde, hazırlanan kataloglarda, açılan sergilerde çoğu zaman bildiklerimizi görürüz. Fahri Özdemir de Atatürk fotoğrafları albümünden söz ettiğinde, aynı kaygıyı duymaya başladım. Ama bana bu fotoğrafların kendi koleksiyonundan örnekler olduğunu, hiçbir yerde bulunmayan görmediğim fotoğraflardan bir koleksiyon oluşturduğunu söyleyince ilgimi çekti. Hepsini teker teker incelerim, geçmiştekilerle karşılaştırmaya çalıştım. Fahri Özdemir haklıydı, bu özel koleksiyondaki fotoğraflara başka yerde rastlamamıştım.

Fotoğraflar Atatürk'ün yaşamının belli bir dönemini yansıtmıyor. Hayatını mücadelesini bir görsel bütünlük içinde algılamamızı sağlıyor. Savaş tarihleri sadece yenilgiler ve zaferler üzerine yazıldığında mekanikleşir, onun ardındaki ruh erir gider. Yazının etkisiyle görselliğin etkisi karşılaştırıldığında, görüntünün gücü muhakkak daha öne geçer. Çünkü hiçbir fotoğraf yalan söylemez, hiçbir fotoğraf olanı değiştiremez, oysa yazının bu yanı vardır. -Doğan Hızlan-