Tartışılan konular analitiktik, çeviri ile ilgili belirsizlik, gönderge kuramları, kullanım olarak anlam, dilsel yeterliliğin yapısı, doğruluk ve anlam, anlam bilim ile metafizik arasındaki ilişkileri içeriyor. Kapsamlı giriş bölümü, seçkide sunulan yeni ufuklar açıcı nitelikteki düşünce ve kanıtların bir tanıtımını ve eleştirel bir değerlendirmesini vermektedir.
"Anlam" adlı bu çalışma, anlam bilim ve dil felsefesi dersleri için ideal bir metindir. "Anlam", dil felsefesindeki ana sorunlarla ilgili temel makaleleri sunmak suretiyle dilsel betimleme ve anlama üzerine en önemli felsefi çalışmalardan bazılarını bir araya getirmektedir.
Bu kitap dil felsefesindeki ana konuların büyük bir bölümünü içermekte ve klasik çalışmalarla son dönem çalışmaları arasında iyi bir denge kurmaktadır. Bu seçki dil felsefesi üzerine mükemmel bir ders için iyi bir zemin oluşturacaktır. Ayrıca, ülkemizde dil felsefesi çalışmalarının çok yetersiz olduğunu da göz önünde bulundurursak, bu çalışma dil felsefesi alanındaki son dönem gelişmelerin ülkemizde tanınması, yerleşmesi ve tartışılması açısından önemli bir katkı sağlayacaktır.
Tartışılan konular analitiktik, çeviri ile ilgili belirsizlik, gönderge kuramları, kullanım olarak anlam, dilsel yeterliliğin yapısı, doğruluk ve anlam, anlam bilim ile metafizik arasındaki ilişkileri içeriyor. Kapsamlı giriş bölümü, seçkide sunulan yeni ufuklar açıcı nitelikteki düşünce ve kanıtların bir tanıtımını ve eleştirel bir değerlendirmesini vermektedir.
"Anlam" adlı bu çalışma, anlam bilim ve dil felsefesi dersleri için ideal bir metindir. "Anlam", dil felsefesindeki ana sorunlarla ilgili temel makaleleri sunmak suretiyle dilsel betimleme ve anlama üzerine en önemli felsefi çalışmalardan bazılarını bir araya getirmektedir.
Bu kitap dil felsefesindeki ana konuların büyük bir bölümünü içermekte ve klasik çalışmalarla son dönem çalışmaları arasında iyi bir denge kurmaktadır. Bu seçki dil felsefesi üzerine mükemmel bir ders için iyi bir zemin oluşturacaktır. Ayrıca, ülkemizde dil felsefesi çalışmalarının çok yetersiz olduğunu da göz önünde bulundurursak, bu çalışma dil felsefesi alanındaki son dönem gelişmelerin ülkemizde tanınması, yerleşmesi ve tartışılması açısından önemli bir katkı sağlayacaktır.