Candace Bushnell, New York Observer gazetesinde, yaşadığı kentin vampirlerini ve vampirellalarını yazan bir köşe yazarıydı. Yaşadığı ışıltılı, ‘yüksek' hayatı kalemine dolayıp, dünyanın bu en civcivli kentinde gezinen aşkların ve ilişkilerin ince taraflarını anlatarak ünlendi. Ve Bushnell köşe yazılarından bir roman çıkartmaya giriştiğinde ‘fenomenlik' mevkiine terfi etti.
‘Sex and The City', önce kitabı, sonra da dizisiyle dünyayı pembe bir tül misali sardı. (Sonra dizi oldu, Cine 5'i olan bir kısım seyirci de onun müptelası oldu.) İnsanlar, ‘hayli edebi ve kaliteli bir paparazzi' izler gibi Bushnell'in dünyasına, o dünyadaki bekar, iyi işlerde çalışan, aşk isteyip her seferinde ‘meşk bulan', iyi bir okur olan, çünkü bir dergiyi ön kapağından arka kapağına kadar sabırla okuyup bitirmeyi başaran dört sarışına kapılıp gitti.
Evet, ne diyorduk? Manhattan'da aşk başkadır. Manhattan'da herkes aşka teşnedir. Ama galip gelen hep kuşkudur. Çünkü hepsi palavradır... (Arka Kapak)
Candace Bushnell, New York Observer gazetesinde, yaşadığı kentin vampirlerini ve vampirellalarını yazan bir köşe yazarıydı. Yaşadığı ışıltılı, ‘yüksek' hayatı kalemine dolayıp, dünyanın bu en civcivli kentinde gezinen aşkların ve ilişkilerin ince taraflarını anlatarak ünlendi. Ve Bushnell köşe yazılarından bir roman çıkartmaya giriştiğinde ‘fenomenlik' mevkiine terfi etti.
‘Sex and The City', önce kitabı, sonra da dizisiyle dünyayı pembe bir tül misali sardı. (Sonra dizi oldu, Cine 5'i olan bir kısım seyirci de onun müptelası oldu.) İnsanlar, ‘hayli edebi ve kaliteli bir paparazzi' izler gibi Bushnell'in dünyasına, o dünyadaki bekar, iyi işlerde çalışan, aşk isteyip her seferinde ‘meşk bulan', iyi bir okur olan, çünkü bir dergiyi ön kapağından arka kapağına kadar sabırla okuyup bitirmeyi başaran dört sarışına kapılıp gitti.
Evet, ne diyorduk? Manhattan'da aşk başkadır. Manhattan'da herkes aşka teşnedir. Ama galip gelen hep kuşkudur. Çünkü hepsi palavradır... (Arka Kapak)