Nâzım Hikmet, 1938'e kadar yazdıkları arasında bir başyapıt olarak nitelenen bu şiiri hakkında şu sözleri dile getirmiştir:
“Bir sıra poemin sonuncusu Bedreddin Destanı'dır. Burada şekil bakımından, halk vezni unsurları, divan edebiyatı unsurları bence azami haddinde kullanılmıştır. Diğer taraftan bu kitap, şekil bakımından, o zamana kadar elde edebildiğim bütün şekil imkânlarının bir muhasebesiydi. Bu kitapta, biraz aceleye gelen ve ancak yarısı yazılabilen bu kitapçıkta, şekil bakımından bütün merhalelerimi, bazen bir parçada, bazen ayrı ayrı parçalarda kullanmak istedim. Bu kitaptan sonra, şekil meseleleri, hele hapise girdikten sonra kafamda bir kat daha berraklaştı.”
Nâzım Hikmet, 1938'e kadar yazdıkları arasında bir başyapıt olarak nitelenen bu şiiri hakkında şu sözleri dile getirmiştir:
“Bir sıra poemin sonuncusu Bedreddin Destanı'dır. Burada şekil bakımından, halk vezni unsurları, divan edebiyatı unsurları bence azami haddinde kullanılmıştır. Diğer taraftan bu kitap, şekil bakımından, o zamana kadar elde edebildiğim bütün şekil imkânlarının bir muhasebesiydi. Bu kitapta, biraz aceleye gelen ve ancak yarısı yazılabilen bu kitapçıkta, şekil bakımından bütün merhalelerimi, bazen bir parçada, bazen ayrı ayrı parçalarda kullanmak istedim. Bu kitaptan sonra, şekil meseleleri, hele hapise girdikten sonra kafamda bir kat daha berraklaştı.”