Anlaşılmaz olan, insanın içini ileriye atılmak konusunda coşkuyla ve dinmek bilmez bir araştırma tutkusuyla doldurur. Bir anlamda, yazmak, belleğin yitirdiklerini yeniden yakalayıp yineleyebilmek için gösterdiğimiz ve yenilgiyi baştan kabullendiğimiz sonu gelmez bir çaba değil mi?
Birkaç yıl önce çok eski bir arkadaşım, üniversitede, Cemil Raşit'le ilgili bir seminer vermemi istedi, neden söz edeceğimi kendim seçebilecektim. Bu konuda daha önce yazdıklarımı gözden geçirdim; öğrencilerin yakın ilgisini bildiğim için oldukça ilginç sorular bekliyordum.
Konuşmanın bitiminde, sorulara geçtik ve arka sırada, camın kıyısında oturan öğrencilerden biri söz istedi, Cemil Raşit'in yaşamıyla ilgili bir konuşmada gerçek gibi bir kavrama dayanmanın anlamsız olduğunu söyledi. “Bu sözünü ettiğiniz gerçek nedir?” diye sordu.
Anlaşılmaz olan, insanın içini ileriye atılmak konusunda coşkuyla ve dinmek bilmez bir araştırma tutkusuyla doldurur. Bir anlamda, yazmak, belleğin yitirdiklerini yeniden yakalayıp yineleyebilmek için gösterdiğimiz ve yenilgiyi baştan kabullendiğimiz sonu gelmez bir çaba değil mi?
Birkaç yıl önce çok eski bir arkadaşım, üniversitede, Cemil Raşit'le ilgili bir seminer vermemi istedi, neden söz edeceğimi kendim seçebilecektim. Bu konuda daha önce yazdıklarımı gözden geçirdim; öğrencilerin yakın ilgisini bildiğim için oldukça ilginç sorular bekliyordum.
Konuşmanın bitiminde, sorulara geçtik ve arka sırada, camın kıyısında oturan öğrencilerden biri söz istedi, Cemil Raşit'in yaşamıyla ilgili bir konuşmada gerçek gibi bir kavrama dayanmanın anlamsız olduğunu söyledi. “Bu sözünü ettiğiniz gerçek nedir?” diye sordu.