“İnsan, ne denli çaba gösterirse göstersin ve kaçınılmazlığına ne denli inanırsa inansın, ayrılığa hiçbir zaman hazırlanamıyor çünkü. Hazırım, dediği anda bile içinde ele geçiremediği bir nokta kalıyor sürekli; ayrılığa alıştıramayacağı, sızlanışlarını durduramayacağı bir nokta kalıyor. Acıyı yüklenip çoğaltacak bir nokta...”
Asfalt, kapkara bir sel gibi akıyordu altımızdan ve biz giderek hızlanıyorduk. Arkama yaslanmış, vitesin ikiden üçe, üçten dörde, dörtten beşe alınışını izliyordum. Derken, büsbütün hızlandık. Şoförün ağzı sımsıkı kapalıydı gene, gözlerini uzaklara, ta karanlığın dibine dikmişti. Karanlığın dibiyse yakındı, ölüm kadar yakın.
Sonsuzluğa Nokta, merhametsiz zamanı, uyumsuzları, kayıpları, geçip gidenleri, unutulmayanı, uçurumu, elleri, bıyıkları, tuhaf belirsizlikleri, küfürbazları, kısılıp kalmayı anlatıyor. Şiirin faciayla, şüphenin gerçekle, mazinin hoyratlıkla yüzleşmesi... Sonsuzluğa Nokta, Hasan Ali Toptaş evreninin ilk büyük durağı.
Taşrada ve şehirde sıradan bir gün...
Sonsuzluğa Nokta'yı bir “kara” romana çeviren, kendine özgü dehşetini yaratan, ne kazadır ne sakatlanma, ne ölüm; 21. yüzyıl arifesindeki insanlık trajedisini, kimliksizliğini dile getirmesidir. - Erendiz Atasü
“İnsan, ne denli çaba gösterirse göstersin ve kaçınılmazlığına ne denli inanırsa inansın, ayrılığa hiçbir zaman hazırlanamıyor çünkü. Hazırım, dediği anda bile içinde ele geçiremediği bir nokta kalıyor sürekli; ayrılığa alıştıramayacağı, sızlanışlarını durduramayacağı bir nokta kalıyor. Acıyı yüklenip çoğaltacak bir nokta...”
Asfalt, kapkara bir sel gibi akıyordu altımızdan ve biz giderek hızlanıyorduk. Arkama yaslanmış, vitesin ikiden üçe, üçten dörde, dörtten beşe alınışını izliyordum. Derken, büsbütün hızlandık. Şoförün ağzı sımsıkı kapalıydı gene, gözlerini uzaklara, ta karanlığın dibine dikmişti. Karanlığın dibiyse yakındı, ölüm kadar yakın.
Sonsuzluğa Nokta, merhametsiz zamanı, uyumsuzları, kayıpları, geçip gidenleri, unutulmayanı, uçurumu, elleri, bıyıkları, tuhaf belirsizlikleri, küfürbazları, kısılıp kalmayı anlatıyor. Şiirin faciayla, şüphenin gerçekle, mazinin hoyratlıkla yüzleşmesi... Sonsuzluğa Nokta, Hasan Ali Toptaş evreninin ilk büyük durağı.
Taşrada ve şehirde sıradan bir gün...
Sonsuzluğa Nokta'yı bir “kara” romana çeviren, kendine özgü dehşetini yaratan, ne kazadır ne sakatlanma, ne ölüm; 21. yüzyıl arifesindeki insanlık trajedisini, kimliksizliğini dile getirmesidir. - Erendiz Atasü