Doğal ve yapılı çevre arasındaki dengeyi yeniden kurmaya yönelik olarak, önceleri "yeşil tasarım", "ekolojik mimarlık" gibi tanımlar altında gelişen "sürdürülebilir mimarlık", gerçekte yeni bir kavram olmayıp, insan faaliyetlerinin neden olduğu çevresel bozulmalara tepki olarak ortaya atılmış, mimarlığın yeniden kavramsallaştırılmasıdır.
Giderek daha geniş kitleler tarafından benimsenen sürdürülebilir mimarlık olgusunu geniş bir çerçevede ele alan yazar; sürdürülebilir mimarlık ve yapım, sürdürülebilir yapı malzemeleri, yüksek yapılarda sürdürülebilirlik kavramlarını tüm dünyadan çağdaş yapı örnekleri eşliğinde irdeliyor.
Kitap boyunca tüm boyutlarıyla ele alınan sürdürülebilirlik, yazara göre durağan bir kavram olmayıp, tarihsel perspektif içinde toplumsal, ekonomik, sosyal ve kültürel koşullara bağlı olarak değişmektedir.
Doğal ve yapılı çevre arasındaki dengeyi yeniden kurmaya yönelik olarak, önceleri "yeşil tasarım", "ekolojik mimarlık" gibi tanımlar altında gelişen "sürdürülebilir mimarlık", gerçekte yeni bir kavram olmayıp, insan faaliyetlerinin neden olduğu çevresel bozulmalara tepki olarak ortaya atılmış, mimarlığın yeniden kavramsallaştırılmasıdır.
Giderek daha geniş kitleler tarafından benimsenen sürdürülebilir mimarlık olgusunu geniş bir çerçevede ele alan yazar; sürdürülebilir mimarlık ve yapım, sürdürülebilir yapı malzemeleri, yüksek yapılarda sürdürülebilirlik kavramlarını tüm dünyadan çağdaş yapı örnekleri eşliğinde irdeliyor.
Kitap boyunca tüm boyutlarıyla ele alınan sürdürülebilirlik, yazara göre durağan bir kavram olmayıp, tarihsel perspektif içinde toplumsal, ekonomik, sosyal ve kültürel koşullara bağlı olarak değişmektedir.