Aktif ruhanî güçlerimizi, ancak kendimizi tanırsak tekrar bulabiliriz. Bununla beraber tasavvuf tarihinin gösterdiği gibi kendini tanıma ile kendini kandırma arasındaki sınır çok ince ve belirsizdir. “İlahî aşkla sarhoş” bir ârif ile günümüz neslinin gönül kaptırmış ârifi arasındaki temel fark şudur: İlki nefsini “fenâ etme” çabasındayken, ikincisi onu gösteriyor ve kuvvetlendiriyor. Ancak fedakârlık ve özveri yolunda merhaleleri kat etmiş; ama lezzet arama ve bencillik noktasına geri dönmüş büyük bir sûfî güruhu da görüyoruz.
Üstad Zerrinkub'un muhtasar araştırması, tasavvuf tarihinde coşkulu, neşe dolu, yaratıcı bir asırdan kurumsallaşmış, durgun ve semeresiz bir merhaleye geçişi gösteren önemli bir noktaya yapılan atıftır.
Aktif ruhanî güçlerimizi, ancak kendimizi tanırsak tekrar bulabiliriz. Bununla beraber tasavvuf tarihinin gösterdiği gibi kendini tanıma ile kendini kandırma arasındaki sınır çok ince ve belirsizdir. “İlahî aşkla sarhoş” bir ârif ile günümüz neslinin gönül kaptırmış ârifi arasındaki temel fark şudur: İlki nefsini “fenâ etme” çabasındayken, ikincisi onu gösteriyor ve kuvvetlendiriyor. Ancak fedakârlık ve özveri yolunda merhaleleri kat etmiş; ama lezzet arama ve bencillik noktasına geri dönmüş büyük bir sûfî güruhu da görüyoruz.
Üstad Zerrinkub'un muhtasar araştırması, tasavvuf tarihinde coşkulu, neşe dolu, yaratıcı bir asırdan kurumsallaşmış, durgun ve semeresiz bir merhaleye geçişi gösteren önemli bir noktaya yapılan atıftır.