Ülkemiz ve Türk dünyası için misyonerliğin en tehlikeli yönünün din değiştirmek olduğu şeklinde, asıl gayenin ise kültür emperyalizmi olduğunu tanımlayabiliriz. 1963'te bağımsızlığına kavuşan Kenya'nın ilk başbakanı Kamau Kenyatta'nın şu sözleri, misyonerliğin projesini trajik bir biçimde yansıtmaktaydı: "...Misyonerler geldiğinde İncil onların, topraklar Afrikalıların elindeydi. Bize gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler. Neden sonra gözlerimizi açtığımızda, İncil bizim, topraklar onların olmuştu."
İlim, yardım ve din kisvesi altında görünen bu misyonerlerin asıl istekleri ve görünmeyen arka plandaki kişilerin dilekleri, görünüşünde masum bir faaliyet olan bu yoldan, Doğu'yu (Orta Doğu, Orta Asya ve Yakın Doğu) siyasi ve ekonomik yönden köleleştirmektir. (Arka kapaktan)
Ülkemiz ve Türk dünyası için misyonerliğin en tehlikeli yönünün din değiştirmek olduğu şeklinde, asıl gayenin ise kültür emperyalizmi olduğunu tanımlayabiliriz. 1963'te bağımsızlığına kavuşan Kenya'nın ilk başbakanı Kamau Kenyatta'nın şu sözleri, misyonerliğin projesini trajik bir biçimde yansıtmaktaydı: "...Misyonerler geldiğinde İncil onların, topraklar Afrikalıların elindeydi. Bize gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler. Neden sonra gözlerimizi açtığımızda, İncil bizim, topraklar onların olmuştu."
İlim, yardım ve din kisvesi altında görünen bu misyonerlerin asıl istekleri ve görünmeyen arka plandaki kişilerin dilekleri, görünüşünde masum bir faaliyet olan bu yoldan, Doğu'yu (Orta Doğu, Orta Asya ve Yakın Doğu) siyasi ve ekonomik yönden köleleştirmektir. (Arka kapaktan)