^#smrgSAHAF Türk - Ermeni Münasebetleri - 1973

Altıyüz sene Türkler ile beraber yaşayan Ermeniler, hakiki birer vatandaş addedilmişlerdir. Avrupa'da mezhep mücadelesi devam ettiği sırada, Türkiye'de mezhep, ticaret ve eğitim eşitliği sağlanmıştı. Bütün azınlıkların ticareti ve okulu serbest bırakılmış ve dünyanın hiç bir yerinde azınlıklara bahşolunmayan tam bir itimat dahilinde sarayların, hükümetin; dışişleri, maliye, bayındırlık, ticaret, tarım ve bazı hazine nazırlıkları, adli mahkeme üyelikleri gibi, en mühim ve gizli mevkiilere getirilmek suretiyle kendilerine itimat gösterilmiş, serbest ticaret yapmalarına önem verilmiş, askerlik hizmetinden muaf tutularak savaşlarda hayatlarını kaybetmediklerinden, ticaretlerini geliştirmişlerdir.

Türkler asırlar boyunca tam bir itimat ve güven içinde yaşadıkları bu insanlara karşı, Techir Kanunu'nu neden çıkartmışlardır? Kendilerine bu derece itimat edilen ve bu sayede memleketin en seçkin mevkilerini işgal eden Ermeniler, ihtilal komiteleri kurarak, düşmanlar hesabına casusuluk yaparak, Türk'ü ezmek, Türk'ü arkadan hançerlemek ve Türk'ün cenazesine basarak bağımsızlığını ilan etmek istediler. Bunların bu tarz hareketlerini, Türk kaynaklarına değil, Fransız, İngiliz, Rus ileri gelen şahsiyetleri tarafından yayınlanan eserlere dayanarak isbat etmek, şüphelerin giderilmesi bakımından tek çare olarak görülmüştür.

Türk'ü harp meydanlarında mağlup edemeyeceğini anlayan düşlmanlar, Türk'lerle birlikte kardeşçe yaşayan azınlıkları, davalarının aleti olarak kullanmışlardır.