#smrgKİTABEVİ Türkiye'de Kadınların Seçim Hakkı (Hakk-ı İntihâb) Mücadelesi (1908-1935) - 2023
Osmanlı ve Türkiye kadınları, İttihat ve Terakki'nin kuruluşundan itibaren kadınların siyasi haklarına yabancı değildi. Partiye ilk kadın üye 1902 yılında yapılmıştı. Kadınların seçim hakkı 1920 yılında bir partinin (TKP), 1921 yılında da bir kadın derneğinin (Ulviye Mevlanların Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti) programında yer almıştı. 1923 Haziran'ında kadınlar İstanbul'da Kadınlar Halk Fırkası'nı kurmuşlardı.
CHP ise genel kanının aksine kadın hakları konusunda çok istekli davranmadı. 1930 yılına kadar kadınların CHF'ye üyelik başvuruları bile reddedildi. Seçme ve seçilme hakkının gerçek anlamda kullanılabilmesi ise 1951 seçimlerini bulmuştur.
Kadınlara seçme ve seçilme hakkının “verilmesi”, Osmanlı'dan gelen Türk, Kürt, Ermeni, Çerkes feminist hareketlerinin sonu oldu. Türkiye'de feminist hareket bu tarihten sonra 40-50 yıl ortada görünemedi.
Kitap, kimileri ilk kez gün ışığına çıkarılan Osmanlıca belgeleri de içeren geniş bir arşiv taraması sonucunda elde edilen nesnel bilgiler ışığında titizlikle hazırlanmış bir çalışmadır. Çeşitli boyutlarıyla kadın çalışmalarına önemli katkılar içeren bu kitap, resmi tarih açısından da eleştirel yaklaşımlarıyla katkılar sunmaktadır.
Osmanlı ve Türkiye kadınları, İttihat ve Terakki'nin kuruluşundan itibaren kadınların siyasi haklarına yabancı değildi. Partiye ilk kadın üye 1902 yılında yapılmıştı. Kadınların seçim hakkı 1920 yılında bir partinin (TKP), 1921 yılında da bir kadın derneğinin (Ulviye Mevlanların Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti) programında yer almıştı. 1923 Haziran'ında kadınlar İstanbul'da Kadınlar Halk Fırkası'nı kurmuşlardı.
CHP ise genel kanının aksine kadın hakları konusunda çok istekli davranmadı. 1930 yılına kadar kadınların CHF'ye üyelik başvuruları bile reddedildi. Seçme ve seçilme hakkının gerçek anlamda kullanılabilmesi ise 1951 seçimlerini bulmuştur.
Kadınlara seçme ve seçilme hakkının “verilmesi”, Osmanlı'dan gelen Türk, Kürt, Ermeni, Çerkes feminist hareketlerinin sonu oldu. Türkiye'de feminist hareket bu tarihten sonra 40-50 yıl ortada görünemedi.
Kitap, kimileri ilk kez gün ışığına çıkarılan Osmanlıca belgeleri de içeren geniş bir arşiv taraması sonucunda elde edilen nesnel bilgiler ışığında titizlikle hazırlanmış bir çalışmadır. Çeşitli boyutlarıyla kadın çalışmalarına önemli katkılar içeren bu kitap, resmi tarih açısından da eleştirel yaklaşımlarıyla katkılar sunmaktadır.