#smrgSAHAF Türkiye'nin Maarif Davası -
Son iki asırda bir çok yeni müesseseler ve mektepler açıldı. Ancak bu mekteplerde eskinin taklidi yerine moda kelimesiyle ifade olunan yeninin taklidi yer aldı, Avrupa, körü körüne takti! edi'lmek istendi. Mektepler açıldı; bunlarda yeni ilimler okutuldu. Lâkin ilim sevgisi aşılanmadı; Âlimin üstünlüğü ve cemaat içindeki önderliği telkin edilmedi. Çünkü ilme gerçekten inanılmadı. İlim, bizim hayatî menfaatlerimiz için vasıta olarak, şekil halinde istismar edilmek istendi; teknik putlaş-tırıldı. Asrımızın başından bu yana, her sahada olduğu gibi maarifte de garp taklidciliğinin acısını çekmede olduğumuzu anlayanlar, dâvayı ortaya attılar. Lâkin bu dağınık ve ferdî kalan sezişlerin yanı sıra taklid cereyanı olanca hızıyla yol almaya devam etti. (Kitaptan)
Son iki asırda bir çok yeni müesseseler ve mektepler açıldı. Ancak bu mekteplerde eskinin taklidi yerine moda kelimesiyle ifade olunan yeninin taklidi yer aldı, Avrupa, körü körüne takti! edi'lmek istendi. Mektepler açıldı; bunlarda yeni ilimler okutuldu. Lâkin ilim sevgisi aşılanmadı; Âlimin üstünlüğü ve cemaat içindeki önderliği telkin edilmedi. Çünkü ilme gerçekten inanılmadı. İlim, bizim hayatî menfaatlerimiz için vasıta olarak, şekil halinde istismar edilmek istendi; teknik putlaş-tırıldı. Asrımızın başından bu yana, her sahada olduğu gibi maarifte de garp taklidciliğinin acısını çekmede olduğumuzu anlayanlar, dâvayı ortaya attılar. Lâkin bu dağınık ve ferdî kalan sezişlerin yanı sıra taklid cereyanı olanca hızıyla yol almaya devam etti. (Kitaptan)