Yalnızlıktan çok çeşitli nedenlerle ayrılır, yalnızlığın insancıl halini kendi içinde asla barındırmaz. Bu yüzden tanım olarak umutsuzluk yalnızlığın yanından bile geçmez. Ancak bu iki duygu çeşitli nedenlerle yanyanadırlar da çokça. Bu yüzden insan karıştırır bunları birbirine ve yaşamının neresinde yalnızlık, neresinde umutsuzluk olduğunu genellikle fark edemez. Denilebilir ki; insanı telaşlandıran ne tek başına yalnızlık, ne de umutsuzluk değil, bu iki duyguyu birbirinden ayırt edememektir.
Haluk Öz bu iki duyguyu birbirinden kesin çizgilerle ayırmış, her birini yarattığı karakterlerin iç dünyasında yeniden şekillendirerek hayata ve insana yepyeni bir bakış açısıyla yaklaşmıştır. Yazarın temel isteği; bu ayrımın farkına varılmasının okur açısından yaşamsal değerliliğine vurgu yapmaktır. (Arka kapaktan)
Yalnızlıktan çok çeşitli nedenlerle ayrılır, yalnızlığın insancıl halini kendi içinde asla barındırmaz. Bu yüzden tanım olarak umutsuzluk yalnızlığın yanından bile geçmez. Ancak bu iki duygu çeşitli nedenlerle yanyanadırlar da çokça. Bu yüzden insan karıştırır bunları birbirine ve yaşamının neresinde yalnızlık, neresinde umutsuzluk olduğunu genellikle fark edemez. Denilebilir ki; insanı telaşlandıran ne tek başına yalnızlık, ne de umutsuzluk değil, bu iki duyguyu birbirinden ayırt edememektir.
Haluk Öz bu iki duyguyu birbirinden kesin çizgilerle ayırmış, her birini yarattığı karakterlerin iç dünyasında yeniden şekillendirerek hayata ve insana yepyeni bir bakış açısıyla yaklaşmıştır. Yazarın temel isteği; bu ayrımın farkına varılmasının okur açısından yaşamsal değerliliğine vurgu yapmaktır. (Arka kapaktan)