Murathan Mungan, Necmi Sönmez'in ayrıntılı yazılarının yer aldığı yayında aynı zamanda Photographische Sammlung Köln'de küratör olarak çalışan Barbara Hoffmann Johnson'un sanatçıyla yaptığı konuşma ve Germen'in kaleme aldığı notlar yer alıyor.
Murat Germen kitabının savunduğu tez, sanatçının toplumsal değişimlerdeki ivmelerini metaforlara dayalı olarak, edebiyata gerek duyulmayacak kadar „açık“ olarak ortaya çıkarırken yakalamış olduğu “özgün yorum”. Türkiye'nin farklı katmanlarını eleştirmeden, sorgulamadan, kıyaslamadan ortaya çıkaran bu yorum, her şeyden önce hümanist bir karaktere sahip olduğu için, insanın kendisini, portresini değil, insanın emeğini, özverili çabasını, yarattıklarını ön plana çıkarıyor. Kent, üretim alanları ve insan eli tarafından şekillendirilmiş doğanın bir tür “leitmotive“ olarak Murat Germen fotoğrafının omurgasına oturması, Yeni Türkiye'nin içselleştirilmesi olarak değerlendirilebilir.
Kitapta; artık “zararlı” hale gelen kentsel dönüşüm, ekonomik gelişmelerin yol açtığı endüstriyel büyüme, toplum mühendisliği, sanat ve sermaye arasındaki ilişkiler, toplu taşımaya faydası olmayan ve sıkışık trafiğe zemin sağlayan yol inşaatları, son olarak da Türkiye tarihinin en önemli toplumsal hareketi olan Gezi Direnişi gibi Türkiye'nin son on yıldaki gündeminin merkezine oturmuş konuları tartışmaya açıyor.
Murathan Mungan, Necmi Sönmez'in ayrıntılı yazılarının yer aldığı yayında aynı zamanda Photographische Sammlung Köln'de küratör olarak çalışan Barbara Hoffmann Johnson'un sanatçıyla yaptığı konuşma ve Germen'in kaleme aldığı notlar yer alıyor.
Murat Germen kitabının savunduğu tez, sanatçının toplumsal değişimlerdeki ivmelerini metaforlara dayalı olarak, edebiyata gerek duyulmayacak kadar „açık“ olarak ortaya çıkarırken yakalamış olduğu “özgün yorum”. Türkiye'nin farklı katmanlarını eleştirmeden, sorgulamadan, kıyaslamadan ortaya çıkaran bu yorum, her şeyden önce hümanist bir karaktere sahip olduğu için, insanın kendisini, portresini değil, insanın emeğini, özverili çabasını, yarattıklarını ön plana çıkarıyor. Kent, üretim alanları ve insan eli tarafından şekillendirilmiş doğanın bir tür “leitmotive“ olarak Murat Germen fotoğrafının omurgasına oturması, Yeni Türkiye'nin içselleştirilmesi olarak değerlendirilebilir.
Kitapta; artık “zararlı” hale gelen kentsel dönüşüm, ekonomik gelişmelerin yol açtığı endüstriyel büyüme, toplum mühendisliği, sanat ve sermaye arasındaki ilişkiler, toplu taşımaya faydası olmayan ve sıkışık trafiğe zemin sağlayan yol inşaatları, son olarak da Türkiye tarihinin en önemli toplumsal hareketi olan Gezi Direnişi gibi Türkiye'nin son on yıldaki gündeminin merkezine oturmuş konuları tartışmaya açıyor.