#smrgSAHAF Yolculuk Günlükleri - 2009
Basıldığı Matbaa:
Dizi Adı:
Çağdaş Dünya Yazarları
ISBN-10:
9789755104744
Kargoya Teslim Süresi:
1&3
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
122 s.
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2009
Çeviren:
Rasim Dara
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
0,00
1199013284
399445
https://www.simurgkitabevi.com/yolculuk-gunlukleri-2009
Yolculuk Günlükleri - 2009 #smrgSAHAF
0.00
Yolculuk Günlükleri, Albert Camus'nun (1913-1960) İkinci Dünya Savaşından hemen sonra, 1946 yılı mayıs ayında Amerika Birleşik Devletlerine, 1949 yılı haziran-ağustos ayları arasında Güney Amerika ülkelerine yaptığı gezilerde tuttuğu notları kapsıyor. Birincisinde otuz üç yaşında henüz yeterince tanınmamış; ikincisinde ise otuz altı yaşında ve ünlenmeye başlamış bir yazar. Öznel ve nesnel koşullar nedeniyle iki günlüğün havası birbirine benzemiyor. Birinci yolculukta, Amerika Birleşik Dvlerlerine kimi zaman hayran, kim zaman eleştirel gözlerle bakan, yeni dünyayı anlamaya ve onu değelendirmeye çalışan bir gazeteci kimliği içinde görüyoruz yazarı. Ama, bu arada, başta Veba olmak üzere gelecekte kaleme alacağı yapıtalrı da düşünen bir yazar var karşımızda. Güney Amerika'ya ise, resmi bir komuk olarak bir yıldız gibi gidiyor. Bu günlüklerde hasta gövdesiyel, daralan soluğuyla, yorgunluk ve sıkıntılarıyla boğuşan, insanlardan uzak durmaya çalışan bir Albert Camus tanıyoruz tanyoruz. İki defterin ortak ve ilginç bir yanı var: Bize, Camus'nun ham notlardan işlenmiş yapıtlara nasıl geçtiğini gösteriyorlar. Nesnel dünyanın, bu dünyadan kaynaklanan duygu ve düşüncelerin edebiyata dönüşümüne tanık olmak, okurlar için kaçırılmayacak bir fırsat.
Yolculuk Günlükleri, Albert Camus'nun (1913-1960) İkinci Dünya Savaşından hemen sonra, 1946 yılı mayıs ayında Amerika Birleşik Devletlerine, 1949 yılı haziran-ağustos ayları arasında Güney Amerika ülkelerine yaptığı gezilerde tuttuğu notları kapsıyor. Birincisinde otuz üç yaşında henüz yeterince tanınmamış; ikincisinde ise otuz altı yaşında ve ünlenmeye başlamış bir yazar. Öznel ve nesnel koşullar nedeniyle iki günlüğün havası birbirine benzemiyor. Birinci yolculukta, Amerika Birleşik Dvlerlerine kimi zaman hayran, kim zaman eleştirel gözlerle bakan, yeni dünyayı anlamaya ve onu değelendirmeye çalışan bir gazeteci kimliği içinde görüyoruz yazarı. Ama, bu arada, başta Veba olmak üzere gelecekte kaleme alacağı yapıtalrı da düşünen bir yazar var karşımızda. Güney Amerika'ya ise, resmi bir komuk olarak bir yıldız gibi gidiyor. Bu günlüklerde hasta gövdesiyel, daralan soluğuyla, yorgunluk ve sıkıntılarıyla boğuşan, insanlardan uzak durmaya çalışan bir Albert Camus tanıyoruz tanyoruz. İki defterin ortak ve ilginç bir yanı var: Bize, Camus'nun ham notlardan işlenmiş yapıtlara nasıl geçtiğini gösteriyorlar. Nesnel dünyanın, bu dünyadan kaynaklanan duygu ve düşüncelerin edebiyata dönüşümüne tanık olmak, okurlar için kaçırılmayacak bir fırsat.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.